22-02-2007, 11:39
|
#10
|
|
Sayın av.tuğbabal
Muris Muvazaalarına dayanılarak açılan iptal davaları genelde ikinci eş durumu varsa yargıtay bunu mal kaçırma karinesi olarak görmekte yerleşik kararlarıda tapunun iptali yönünde ortaya çıkıyor. ancak 1.4.1974 tarihli YİBK kararında mal kaçırma amacı üzerinde durulmuştur. Sanırım bu noktada yapmanız gereken en önemli savunma murisin mirasçılar arasında denkleştirme yoluna gittiğidir.Bir diğer deyişle terekesinin tamamını değil de bir kısmını mirasçıya devrettiğidir. Diğer mirasçılara verilen menkul ve gayri menkul malların o günün şartlarındaki rayiç bedelleri araştırılmalı ve denkleştirmenin olup olmadığını tespit etmeniz gerekir Şartları varsa bu yönde yapacağınız savunma davayı lehinize sonuçlandırma imkanı doğuracaktır. Zira şu ana kadar incelemiş olduğum her muris muvazaasında murisin yapmış olduğu satışın gerçek olduğu noktasında savunmanın lehinize bir sonuç yaratacağını sanmıyorum bu tür savunmalarda mahkeme ve yargıtay tarafından kabul görmemiş. Ancak murisin denkleştirme yapmak amacıyla taşınmaz mallarını satış gibi göstermesinde dahi yıllar sonra açılan muvazaa davalarının reddi sonucunu doğuruyor. Bu noktada size tavsiyem MURİSİN MAL KAÇIRMA AMACININ BULUNMADIĞI SADECE MİRAÇILARI ARASINDA DENKLEŞTİRME YAPMAK AMACIYLA TEMLİKİ TASARRUFLARDA BULUNDUĞUNU bu noktada incelemeler yapmanınızı öneririm
Saygılarımla
|