Mesajı Okuyun
Old 15-02-2013, 21:52   #4
Avukaat

 
Varsayılan

MErhaba;
yalnız sizin burada atladığınız bir konu var. örnek üzerinden açıklamak gerekirse
A :alacaklı
B :borçlu
Y :adına yolsuz tescil yapılan kişi (b ile anlaşarak b ye taşınmaza para ödemeden tapuda malik olan kişi)
İ : iyi niyetli üçüncü kişi

vermiş olduğunuz açıklamaya göre B ile Y anlaşarak taşınmazın devrini gerçekleştiriyorlar. bu durumdan haberi olmayan İ ise Y'nin istediği borca karşılık Y'nin B'den aldığı taşınmaz üzerine ipotek tesis ettiriyor.

A, yolsuz tescil davası açarak Y'deki taşınmazın borçlusu B üzerine tescili sağlasa da İ iyiniyetli olduğu ve B ile Y arasındaki işlemi bilmediği, tapu kayıtlarına güvenerek ipotek işlemini gerçekleştirdiği için İ koydurmuş olduğu ipotek A'nın haczinden önce gelir ve hem B'ye hemde A'ya karşı ileri sürülebilir.

sizin olayınızda alacaklının haciz işlemlerine devam etmesi için mutlaka tapu iptali ve tescil davası açması gerekmekte, dava boyunca da teminat yatırarak taşınmaza tedbir konulmasını istemesi gerekmektedir. bu davada yeni malikin kötüniyetli olduğunu ve borçlunuzun ekonomik durumunu bildiğini ispatlamak zorundasınız. aksi takdirde haciz şerhini işletemezsiniz. doktrin de uygulamada bu yöndedir. kafanızın neden karıştığını anlayamadım.

saygılarımla