Mesajı Okuyun
Old 14-01-2013, 18:49   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın meslektaşlarım;

Müteahhit, arsa sahibi ile dairelerin ve dükkanların yarısını arsa sahibine verecek şekilde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaparak anlaşmışlardır.

Müteahhit, kendi hissesine düşen daireleri de üyelik sistemi ile satmıştır.

Müvekkilde söz konusu binadan muteahhidin payına düşen dairelerden anahtar teslimi iki daire almak için muteaahit ile sözleşme imzalamış sözleşme imzalarken 100.000 TL peşin vermiş geriye kalan 100.000 TL ise daire teslim edildiğinde ödeneceği konusunda sözleşme imzalamışlardır. Müteahhit binanın yapımına başlayarak temelini atmış ve yaklaşık olarak 200.000 TL masraf yapmış ancak iflas ettigi için inşaata devam edemeyerek ortadan kaybolmuştur. Müteahhit iflas ettiginden dolayı ve adına kayıtlı herhangi bir malvarlığının da olmaması sebebiyle alacak davası açmamız işimizi görmeyecektir.

Bu nedenle arsa sahibine karşı, gayrimenkulünde müteahhit tarafından yapılan kalıcı eserlerden ötürü sebepsiz zenginleşme davası açabilir miyiz? Ya da farklı bir dava açmamız mı gerekecek? Şimdiden cevaplarınız için teşekkür ederim.
Sayın Ayşe Karhan;

Sözleşmesel ilişki olmayan arsa sahibi şahsa karşı sizin de belirttiğiniz gibi "sebepsiz zenginleşme" talepli bir davanın açılabileceği kanaatindeyim.

Her ne kadar üçüncü şahıs olarak arsa sahibinin, ortaya çıkan mağduriyetten herhangi bir sorumluluğu bulunmasa dahi arsasında -anladığım kadarıyla temel olarak kalmış ve çoğunluğu tamamlanmamış- natamam bir yapı mevcut ve yapıdaki eksikliğin tamamlanması, bu zamana kadar yapılan masrafın yanında ciddi bir tutar teşkil ediyor.

Öncelikle arsa sahibi ile anlaşma yoluna gitmeye çalışmak gerekir diye düşünüyorum. Eğer anlaşmaya yanaşılmaz ise sebepsiz yere zenginleşen arsa sahibine, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 77-82. maddelerinde düzenlenen hükümler uyarınca dava açabileceğiniz kanaatimi yineleyeyim. Ancak atılan temelin arsa sahibine herhangi bir zenginlik katmadığı sonucuna varılabileceği ihtimalini de göz ardı etmemek gerekir.

Bunun dışında aklıma bir çıkar yol gelmedi ancak uygulamada benzer durumla karşılaşmış olan meslektaşlarımız var ise katkı sunacaklarını tahmin ediyorum.

Saygılarımla..