Mesajı Okuyun
Old 26-12-2012, 15:21   #3
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan etez
Merhabalar Sayın Meslektaşlarım

Müvekkil işmerkezi yönetiminin eski yöneticisinin 2007 yılında zimmetine para geçirdiği farkediliyor. Şikayetçi olunuyor. 25.02.2008 tarihinde iddianame düzenlenip kamu davası açılıyor. Sanığın, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda zimmetine 50.000TL geçirdiği anlaşılıyor hakkında verilen hapis cezası ertelenerek 03/07/2009 da karar veriliyor. Karar taraflarca temyiz ediliyor ogün bugündür dosya Yargıtaydan dönmüyor. Müvekkil iş merkezi yönetimi alacak davası açılması konusunda ısrar etmekte ama faiz başlangıcı olarak hangi tarihi kabul etmeliyiz. Suç tarihi kesin olarak belli değil, ortada kesinleşmiş bir ceza mahkemesi ilamı da yok. Ben en son;

"Davamız davalının haksız eyleminden doğan bir borcun ifasına da ilişkin olduğundan ve bu nedenle davalının ayrıca bir ihtarla temerrüde düşürülmesine gerek olmadığından hakkında suç tarihi itibariyle faiz isteyebileceksek de suç tarihi yalnızca 2007 yılı olarak belli olduğundan, ...... Cumhuriyet Başsavcılığının davalı hakkında iddianame düzenlediği tarih olan 25/02/2008 tarihinden itibaren" faiz isteyebileceğimizi düşünüyorum.

Siz ne dersiniz?

Sayın meslektaşım,
Sizin de belirttiğiniz gibi, zimmet suçu aynı zamanda bir haksız fiildir. Haksız fiil ile verilen zarar için açılacak tazminat davasında, haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren faiz istenebilir. Ceza dosyasındaki bilirkişi raporunda hangi usulsuz işlemlerle zimmet suçunun işlenmiş olduğu belirlenmiş olmalıdır. Bu tarihleri esas alarak faiz istenebilir. Usulsuz işlem tarihleri de belli değil ise, hesap dönemi sonu itibariyle faiz talep edebilirsiniz.