Mesajı Okuyun
Old 22-12-2012, 09:33   #7
Av. Aylin Kaya

 
Varsayılan

Aşağıdaki kararlarda hem şikayet hemde menfi tespit açabileceğimden bahsetmektedir.


YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2011/7758
Karar Numarası: 2011/8267
Karar Tarihi: 21.06.2011

ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN HACİZ İHBARNAMESİNE SÜRESİNDE İTİRAZ ETMESİ
İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ HACİZ İHBARNAMESİ GÖNDERİLEMEMESİ
MENFİ TESPİT DAVASINDA HUKUKİ YARAR
ALACAKLAR VE ÜÇÜNCÜ ŞAHIS ELİNDE HACZEDİLEN MALLAR

2004 s. İİK/89

ÖZETİ: Davacının İcra Hukuk Mahkemesine açtığı davada ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verileceğini önceden kesin olarak bilemeyeceğinden işbu menfi tespit davasını süresi içinde açması ihtiyatlı bir davranış olup, İcra Hukuk Mahkemesince talep reddedilirse menfi tespit davası devam edeceğinden davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı olduğu gibi, İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile davalının bu haciz ihbarnamelerini çıkarmasında haksız olduğu ve davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği gözetilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi gerekir.

DAVA: Davacı vekili, 3. şahıs durumunda olan müvekkili bankaya davalı takip alacaklısı tarafından gönderilen birinci ve ikincihaciz ihbarnamelerine süresinde itiraz edilmesine rağmen üçüncü haciz ihbarnamesi çıkartıldığını ileri sürerek, takip borçlusunun icra dosyasına bildirilen ve bankalara rehinli olup, ayrıca üzerine haciz şerhi işlenmiş tutarlar dışında alacağı olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacının dava tarihinden önce icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurduğundan birinci ve ikinci hacizihbarnamelerine süresinde itiraz edilmekle İİK'nın 89/3. maddesine göre menfi tespit davası açılmasında hukuki yararı bulunmadığı ve davalının dava açmaya sebep olmadığı gerekçesiyle İcra Hukuk Mahkemesince ihbarnameler iptal edildiği için davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı yanca davacıya çıkartılan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin İstanbul Birinci İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.07.2009 karar tarihli 2009/1034-1321 E. K sayılı kararı ile iptal edildiği ve davacı zimmetinde sayılan bir borç bulunmadığı dosya içeriği ile sabittir.
Davacının İcra Hukuk Mahkemesine açtığı davada ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verileceğini önceden kesin olarak bilemeyeceğinden işbu menfi tespit davasını süresi içinde açması ihtiyatlı bir davranış olup, İcra Hukuk Mahkemesince talep reddedilirse menfi tespit davası devam edeceğinden davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı olduğu gibi, İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile davalının bu haciz ihbarnamelerini çıkarmasında haksız olduğu ve davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği gözetilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece dava masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı tarafın vekalet ücreti ile sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.






YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2010/29421
Karar Numarası: 2011/10644
Karar Tarihi: 26.05.2011

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ KARARI

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : üçüncü kişi bankanın 89/1 ihbarına karşı 14.9.2009 tarihinde süresi içerisinde itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu yazının altına derkenar olarak Şişli 7. icra Müdürlüğünce 14.9.2009 tarihinde aslının alındığına dair imzalı şerh verildiği görülmektedir. üçüncükişi banka, 89/1 ihbarına karşı itiraz dilekçesini Şişli 6. İcra Müdürlüğü'nün 2007/20159 Sayılı dosyası yerine sehven İstanbul 6. İcra Müdürlüğü'nün 2007/20159 E. sayılı dosyasına göndermiş ise de, üçüncü kişinin bu maddi hatası, haciz ihbarnamesine itiraz edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 26.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.