Anlaşılması değil ancak cevaplaması zor bir konu açtınız..

Konunun hukuki temeli Borçlar Hukukunda "Genel İşlem Şartları" olarak anılan hukuki müessese. Kişisel fikrim Türk Hukuk Sisteminin önemli problemlerinden biri. Türk Mevzuatında bu konuya özel bir düzenleme yok. Hatta doktrinde de fazlaca incelenmiş bir konu değil. İstanbul Üniversitesinde bu konuda hazırlanmış güzel bir doktora tezi var, bildiğim Türk Hukukundaki en kapsamlı çalışma bu. Konu ne yasal olarak ne de doktrinde tam olarak açıklığa kavuşturulmadığından uygulamada da sonuç alıcı örnekler olduğunu söylemek zor. Kitaplara baktığınızda Alman Hukukuna kıyasla Türk Hukukunda da bu tip sözleşme maddelerinin geçersiz kılınabileceği ile ilgili "zayıf" teoriler okusanız da, ben uygulamada sonuç alınabileceğinden şüpheliyim. Sonucu soracak olursanız kısaca ve kabaca şöyle özetlemeliyim (olana ilişkin kişisel fikrimdir, olması gerekene ilişkin değil!):

* Kanunun emredici hükümlerine açıkça aykırı bir madde ise sözleşme maddesi geçerli değildir.
* Aksi taktirde geçerli ve bağlayıcıdır.

Tabii olayın durumuna göre istisnai durumlardan bahsedilebilir (Evet ben de doktrin gibi üstü kapalı konuşmaya başladım biliyorum ), siz iyisi mi öncelikle Genel İşlem Şartları konusunu bir araştırın, sonra da gerekirse bir avukata danışın. Ama bilmelisiniz ki, olayınızın bilişim sektörü ya da hukuku ile özel bir ilgisi yok, sadece Borçlar Hukukundaki bu özel müessese ile ilgili. Sözleşmenin konusunun bilişim olması duruma bir özellik katmıyor (FSEK'i de işin içine sokması dışında)..

Neyse çok konuştum gene..