Mesajı Okuyun
Old 17-12-2012, 04:21   #5
olcayhukuk

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım -
Sorunuzun yanıtları 2 ayrı yasa maddesinde yer almaktadır.Öncelikle müvekkilinizin kiralananı satmış olması neticeyi değiştirmez. Zira eski borçlar kanunun 183md. yeni 6098 sayılı TBK 245. maddesi satım akdi ile birlikte yarar ve hasarın alıcıya geçtiğini düzenlemiştir. Bu nedenle alıcılar aynı haklara halef olurlar. Dolayısıyla elinizdeki kararı yeni alıcılar adına uygulayabilirsiniz. Kira konusu yerin içinde kiracıdan başkasının olması ile ilgili de İİK 276. md çerçevesinde Yargıtay kararını sunuyorum

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/3482
K. 2008/6344
T. 28.3.2008
• TAHLİYE ( İstenen Yerde Kiracıdan Başka Bir Şahıs Varsa ve İşgalde Haklılığına İlişkin Resmi Bir Belge Gösteremezse Derhal Tahliye Edileceği )
• RESMİ BELGE GÖSTERİLEMEMESİ ( Tahliyesi İstenen Yerde Kiracıdan Başka Bir Şahıs Varsa ve İşgalde Haklılığına İlişkin Resmi Bir Belge Gösteremezse Derhal Tahliye Edileceği )
2004/m. 276
ÖZET : İcra ve İflas Kanunu'nun 276. maddesi uyarınca, tahliyesi istenen yerde kiracıdan başka bir kişi bulunur ve işgalde haklı olduğuna dair resmi bir belge ibraz edemezse derhal tahliye olur. Resmi belge ibraz edememekle birlikte icra müdürlüğüne ibraz edilen kira sözleşmesinden evvelki bir zamandan beri yerin kullanıldığını ileri sürer ve bu beyan etraftan yapılan araştırma ile teyit edilirse icra müdürü tahliyeyi tehir eder ve durumu icra mahkemesine bildirir. İcra mahkemesi tarafları dinleyerek tahliyeye karar verir veya taraflardan birinin mahkemeye başvurmasına karar verir. Verilen süre içinde dava açmayan iddiasından vazgeçmiş sayılır.

DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Konu ile ilgili İİK'nun 276. maddesinin 1. bendi aynen "tahliyesi istenen yerde kiracıdan başka bir şahıs bulunur ve işgalde haklı olduğuna dair resmi bir vesika gösteremezse derhal tahliye olur."

Aynı maddenin 2. fıkrası ise "Şu kadar ki, bu şahıs resmi bir vesika gösterememekle beraber daireye ibraz olunan mukavele tarihinden evvelki bir zamandan beri orayı işgal etmekte bulunduğunu beyan eder ve bu beyanı icra müdürü tarafından mahallinde yapılacak tahkikatla teyit ederse müdür, tahliyeyi tehirle 3 gün içinde keyfiyeti icra mahkemesine bildirir. Bu maddenin 3. fıkrası ise icra mahkemesi, tarafları dinleyerek icabına göre tahliyeyi emreder veya taraflardan birinin 7 gün içinde mahkemeye müracaat etmesi lüzumuna karar verir. Bu müddet içinde mahkemeye müracaat edilirse, davanın neticesine göre hareket olunur. Dava etmeyen taraf iddiasından vazgeçmiş sayılır. Yasal düzenlemesini içermektedir.

Somut olayda 3. kişinin ibraz ettiği Beyoğlu 36. Noterliği'nce tanzim edilen 07.08.2002 tarihli muvafakatname, alacaklı ile kiracı M.K. arasında tanzim edilen 15.06.2000 tarihli kira sözleşmesinden sonrasına ait bulunmaktadır. Mahkemece yukarıda açıklanan ilgili maddenin 3. bendi uyarınca taraf teşkili sağlanıp ve taraflar dinlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde evrak üzerinden sonuca gidilmesi isabetsizdir. Kabule göre de dayanak alınan belgeler sözü edilen maddenin ikinci bendinde öngörülen nitelikleri de taşımadığından bunlara itibar edilmesi de doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 28.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.