Mesajı Okuyun
Old 01-11-2012, 12:27   #4
Avukat Tekin

 
Varsayılan

Sayın law89 benim bilgim o yönde değil. Kaldı ki her seferinde dönen ama bunu samimiyetsiz olarak yapan eşe her seferinde tekrar dön ihtarı çekilmesinde ne kadar samimiyet vardır bunu da düşünmek lazım. Terk ihtarı sonucu terk eden eş döndüğü halde terkten boşanma davası açıldığında davanın dinleneceğini düşünmüyorum. Belki de dönen eş her seferinde zorunlu bir sebeple (örneğin dayak zoruyla yahut tehditle) tekrar terke zorlanıyordur bunu bilemeyiz. Bana kalırsa böyle bir durumda terk edilen eş genel sebeplerle boşanma davası açmalıdır. Ben aksini işaret eden bir Yargıtay kararına da rastlayamadım. Elinizde bu tür bir karar varsa lütfen paylaşın.
Bu arada sayın Defonsour'un ilk sorusunun yanıtını gösterir birçok Yargıtay kararı var. Birini aşağıya alıntıladım.

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/684
K. 2011/2020
T. 9.2.2011
• TERK İHTARI ( Eşin Davet Edildiği Konutun Eşlerin Birlikte Seçmiş Oldukları veya Hakimin Belirlediği Konut Olması Gerektiği )
• EŞİN DAVET EDİLDİĞİ KONUT ( Terk İhtarında Eşin Davet Edildiği Konutun Eşlerin Birlikte Seçmiş Oldukları veya Hakimin Belirlediği Konut Olması Gereği )
4721/m.164, 188, 195

ÖZET : Koşulların oluşması halinde eşlerden biri konutun seçimine hakim tarafından yetkili kılınabileceği gibi; ortak konut hakim tarafından da belirlenebilir. Terk ihtarında eşin davet edildiği konutun eşlerin birlikte seçmiş oldukları veya açıklanan hakim müdahalesiyle seçilmiş, belirlenmiş konut olması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler ( TMK m. 186/1 ). Türk Medeni Kanunu'nun 188. maddesindeki koşulların oluşması halinde eşlerden biri konutun seçimine hakim tarafından yetkili kılınabileceği gibi; ortak konut Türk Medeni Kanunu'nun 195. madde gereğince başvuru üzerine bizzat hakim tarafından da belirlenebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 164/1. madde gereğince terk ihtarında eşin davet edildiği konutun eşlerin birlikte seçmiş oldukları veya açıklanan hakim müdahalesiyle seçilmiş/belirlenmiş konut olması gerekir. Davacı kocanın terk ihtarında davalıyı davet ettiği Adana'da bulunan konutun yasanın aradığı bu niteliklere sahip ve ortak konut niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle terk ihtarı biçimsel olarak yasaya uygunsa da; davalı kadın ortak konut niteliğinde olmayan eve dönmemekte, ihtar kararına uymamakta haklıdır. Mahkemenin taraflar arasında mevcut tedbir nafakasının arttırımı davası sırasında eve dön ihtarının yapılmasının samimi olmadığı gerekçesi isabetli değilse de; davanın reddine karar verilmiş olması sonucu itibariyle doğru olduğundan; hükmün onanmasına karar verilmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( ONANMASINA ), işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.