Mesajı Okuyun
Old 31-10-2012, 16:54   #4
av_yaseminceylan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Legalize
1.HD 24.09.2002 T.E-7318 K.9885

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E:2002/7318 K:2002/9885

Esas no: 2002/7318
Karar no: 2002/9885
Tarih: 24.09.2002

DAVA :
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, Borçlar Yasasının 18. maddesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuksal nedenine tutunarak miras payları oranında iptal ve tescil istemişlerdir.
Davalı, murise baktığını, davacılardan A.'in murise kötü muamelede bulunduğunu ve miras bırakanın başkaca taşınmazlarının da olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın davanın kabulüne kararı verilmiştir.

Karar, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle, duruşma günü olarak saptanan 24.9.2002 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili avukat N.A. Çivi ile temyiz edilen vs. vekili avukat B.Türk geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi S.Altıngöz tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR :
Davada, muris danışığına dayanıldığı açıktır. İddia açısından vakıaların kanıtlanmasına ilişkin olarak mahkemece kurulan ara kararlarına rağmen, davacılar tanık dinletmeyeceklerini bildirmişler ve vekili de bu beyanı imzasıyla onaylamıştır. Öte yandan, iddianın ispatı için, çözümü dosyaya sunulan video kaset dışında yeterli delil mevcut değildir. Ayrıca, bedel tespitine ilişkin bilirkişi raporundan, akit değeri ile sözleşme tarihine göre saptanan gerçek bedeli arasında aşırı oransızlık olduğu gözlenmiş ise de; bedeller arasındaki oransızlık tek başına muvazaanın kanıtı olamaz.

SONUÇ :
Hal böyle olunca, iddianın ispatlanamadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, öteki kanıtlarla desteklenmeyen ve tek başına geçerli bir belge ve kanıt olma niteliği taşımayan video bant çözümüne dayalı olarak davanın kabulü doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine ve 4.12.2001 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 250.000.000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 24.9.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.