10-10-2002, 15:43
|
#2
|
|
Sevgili Turev,
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12.maddesinde 10 yıllık hak düşürücü süre var.Yani kadastro tesbitinden önceki nedenlere dayalı olarak 10 yılı geçtikten sonra dava açılsa bile hakim hak düşürücü süreyi re'sen gözönünde tutacağından dava redde mahkumdur.
Bu nedenle öncelikle kadastro tutanağının kesinleşme tarihini öğrenmek gerekir.Eğer yazınızda belirttiğiniz (1991) tarihte kesinleşmişse hem neden hem de sonuç açısından terditli dava açmalıdır.
Açılacak dava taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesi olup tapu iptali ve tescil talepli olmalıdır.
Şunu önemle belirtmekte yarar var.Olayınızda hak düşürücü süre henüz geçmemiştir.
Bu nedenle de davacı Kemal hile veya muris muvazaasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis istemli dava açabilir.Esasen hata,hile ile muvazaa ve külli halefiyet ile miras hakkına dayalı dava da tartışılabilir.Ancak bu kadar ayrıntıya girmeye gerek olmadığını sanıyorum.
Benim önerim BK.18 md. de gözönünde tutarak muris muvazaası nedeniyle iptal ve tescil ile terditli olarak tenkis istemli dava açılmasıdır.Bununla birlikte Kadastro ve Tapu İptali Tescil davalarında tecrübeli bir avukatla belgelerle birlikte irtibat kurmanız gerektiği düşüncesindeyim.
Selamlar,derslerinizde başarılar dilerim.
Av.M.Aydın Bilen
|