Mesajı Okuyun
Old 11-10-2012, 13:36   #8
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Yargıtay 3. H.D. 2005/1244 E. 2005/1666 K. 22.02.2005 T. : "...Uygulama açısından ise; nafaka alacağına ilişkin icra takibi, kesinleşmiş ilama dayandığına ve bu karar ancak iade-i muhakeme yoluyla geçersiz hale gelebileceğine, bunun dışında ise nafakanın kaldırılması yönünde yeniden alınmış bir kesin hükmün varlığının aranacağına ve ayrıca nafaka borcunun itfa, imhal veya ibra edildiği yönünde bir iddia ve delil de bulunmadığına göre kesin hükme dayalı icra takibinde menfi tespit (İİK. m. 72) istemiyle açılan davanın kabul edilemeyeceği dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi isabetli bulunmamıştır..."

Yargıtay 19. H.D. 2005/4045 E. 2005/12129 K. 06.12.2005 T. : "...Davalı vekili, iddiaya konu mahkeme kararının kesinleştiğini ve ilamlı icra takibine girişildiğini, kesin hükmün varlığı sebebiyle bu davanın açılamayacağını, ilamlı icra takibine ait itirazların 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması gerektiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davalı alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davasının kesinleşmesi üzerine davacılar aleyhine ilamlı icra yolu ile takibe girişildiği, ödeme emrinin davacılara 2.8.2004 gününde tebliğ edildiği, bu davanın ise 12.8.2004 gününde açıldığı, davacıların kesinleşen mahkeme hükmünde belirlenen miktarda borçlu olmadıklarını kanuni koşullarının oluşması halinde ancak yargılamanın iadesi yolu ile talep edebilecekleri, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde İİK. nun 39. maddesine göre icra mahkemesine başvurulabileceği gerekçeleri ile kanuni şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacıların yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle..."