Değerli meslektaşlarım henüz stajyer avukatım bir yakınım uzun süredir tahsil edemediği alacağına ilişkin dosyasını bana göndermek istiyor.Dosyayı henüz okumadığımdan sadece yakınımın beni bilgilendirdiği kadar bilgi sahibi olmakla beraber boşlukları farazi olarak dolduracak olmam sebebiyle üzgünüm.Yıllar önce yakınım (tahminim 10 yıllık genel zamanaşımı süresini aşma durumu söz konusu değil) bir müteahhitle anlaşarak vadeli bir şekilde apartman dairesi edimini içeren bir sözleşme yapıyorlar.Çok geçmeden bu müteahhit yada şirket bu noktada tüzel kişilik kazanarak kooperatife dönüşerek inşaatı devam ettiriyorlar.Fakat inşaat oldukça yavaş ilerliyor hatta durma noktasına geliyor bunun üzerine yakınım kooperatifle görüşerek 38000 TL tutarında yapmış olduğu ödemeyi geri isteyerek sözlemeden dönmek istiyor.Kooperatif 2000 TL'lik kambiyo senedleri şeklinde senedler düzenleyip yakınıma veriyor.Bu noktada aralarında bir yazılı anlaşma yok.İlk senedi tahsil eden yakınım diğer senedlerin vadesi gelmesine karşın karşılığını alamıyor bunun üzerine avukatla anlaşıp icra takibi başlıyor.Bu takip 2009'da başlamış senedler de 2009'da düzenlenmiş.Günümüze kadar kooperatif üzerinde mal olmadığı gerekçesiyle avukat tahsil yapamadığını söylemiş.Bu noktada bir kaç soru kafama takıldı.Fikirlerini paylaşmak isteyenler olursa çok sevinirim.Kambiyo senedi mücerret olması sebebi ve asıl borç ilişkisini sonlandıran bir tecdit işlemi olmaması sebebiyle sebepsiz zenginleşme davası açılabilir miydi ve şuanda da bu yola başvurum avantaj oluşturur mu?Bildiğim kadarıyla kambiyo senedi alan yakınım bunu asıl borç lişkisini oluşturan sözleşmeden kaynaklı alacaklı olması sebebiyle bu sözleşmeyi sona erdirmeyip ifa uğruna kambiyo taahhüdü almış ama tabiki bu noktada da bir takım sorular var;ifa uğruna olması durumunda asıl borç ilişkisi olan kat mülkiyeti hakkı devam edecek fakat bu mülkiyetten yakınımın vazgeçtiği de nettir dolayısıyla kambiyo senedlerini kabul ederken asıl borç ilişkisinin varlığına dair anlaşma yapmamış olsalar da bu konudaki irade çok rahatlıkla görülebilir.Bunun dışında ellerindeki birçok sened 3 yıllık zamanaşımı engeline takılmış olabilir.Yani icra takibini durdurup hukuk davasıyla tahsil etme girişimini başlatsak bu kez de birçok senedin zamanaşımına uğradığı iddiası ile karşılaşabiliriz.Bu noktada takibin zamanaşımını kestiğini göz önüne alırsak bir türlü tahsilat gerçekleştirilemeyen icra takibini durdurmamız durumunda hukuk davası açarsak bu senedlerin akıbeti ne olur?Hukuk davasında ısrarcı olmamın sebebi sözleşmeyi kurarken kooperatifin söz konusu olmaması dolayısıyla sözleşme tarafı olan gerçek kişilerin sorumluluğuna hukuk davası yolu ile gidilmesi durumunda başarı şansımızın olabileceğine olan inancım.Bu konuda sizler neler düşünüyorsunuz.