Sayın Meslektaşlar,
Müvekkil araç alım - satımı ile uğraşan bir şahıstır.Bir vatandaş ile aracın alım- satımı konusunda anlaşmışlar ve şahsın bilgileri ile aracın bilgilerini kontrol ettikten sonra, müvekkil bu şahıstan aracın satışı için noter aracılığı ile vekalet almıştır.Bu vekaletnameye dayanarak müvekkil aracı vekil sıfatı ile üçüncü bir şahsa satmıştır.
Ancak satıştan bir kaç gün sonra aracın gerçek sahibi oldukları söyleyen bir araç kiralama firması, müvekkile ulaşmıştır.Anladığımız kadarı ile müvekkile ilk gelen şahıs kiralama şirketinden aldığı aracın ruhsatındaki bilgilerden yararlanmak sureti ile sahte bir nüfus kağıdı düzenleyerek,işlemleri gerçekleştirmiştir. Sorunumuz buradan sonra başlamaktadır :
1- Bu noktada sahte nüfus kağıdına dayanarak vekaletname düzenleyen noterin sorumluluğu var mıdır ? Şöyle ki Noterlik Kanunu 162 bağlamında illiyet bağının kesilip kesilmediğini tam olarak çözemedim zira ilgili nüfus kağıdı anladığımız kadarı ile son derece profesyonel olarak düzenlenmiş yani bariz bir hata yok! bu manada noterin nüfus kayıtlarını inceleme yükümlülüğü mevcut mudur?
2- Tüm bu işlemler sonucunda satış sonrası araç 3. kişi adına trafiğe tescil edilmiştir.Yani trafik tescil dairesi de işlemi sonlandırmıştır.Bu durumda aracın iadesi gibi bir durum ortaya çıkar mı? Yoksa iddia sahiplerinin iddiasını ispatlamasına bağlı olarak işlemler iptal edilir?
3-Müvekkil, vekaletname ile vekil sıfatı ile işlem yaptığından herhangi bir tazminat sorumluluğundan kurtulabilir mi?
4-Müvekkile yönelecek herhangi bir tazminat davasında,müvekkilin bu davayı notere ve aracının çalındığını iddia eden araç kiralama şirketinin sigortasına ihbar etmesi mümkün müdür?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Not : aracın ruhsatı da gerçek ruhsat olup, ruhsat bilgileri ile aracın motor ve şasi bilgileri arasında bir farkılık mevcut değildir.