Sayın Karaca’nın vurguladığı gibi, hagb’nin yukarıda belirtilen mahzurları kanunda giderilmiş:
1- Mağdurun rızası (şikayetçi olmamak gibi) sağlanmadan hagb uygulanamaz,
2- Hakim, sanığın cezalandırılmamaya layık olduğuna kanaat getirmeden hagb yoluna gitmek zorunda değildir.
3- Sanığın başkalarını mağdur etmeye devam edeceğini düşünen Hakim mağdurun rızası olsa bile yine de hagb’ı uygulamak zorunda değildir.
Kısaca adaleti tesis için, ceza kanununun soyut maddelerini önüne gelen somut olaylara uygulamada Hakim’e yardımcı olabilecek kanaatimce çok önemli bir müessesedir hagb.Müebbetlik suç işleyenlere tutuklamada üst sınırı kaldıran, bunun için adli denetimle yetinen bir ceza sistematiğinde hagb sınırının da 3 yıla çıkarılması önemli ihtiyaç olmaya devam edecektir diye düşünenlerdenim. .Ceza hükümlerini adalet haline getiren Hakim’dir. Hakimin hakim gibi hüküm kurmasını sağlayabilecek önemli bir ceza müessesesi ise, hagb'dir.