Merhabalar,

Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ile eşler arasındaki yasal mal rejimi "edinilmiş mallara katılma rejimi" olarak belirlenmiştir. Diğer mal rejimleri seçimliktir. 2002 yılı ve sonrasında evlenen eşler, diğer mal rejimlerinden birini seçmemiş iseler edinilmiş mallara katılma rejimine tabiler.

Bu rejim içerisinde paylar %50, %50 şeklindedir. Ancak eşler, yapacakları sözleşme ile mal rejimindeki paylarını, farklı olarak belirleyebilirler. Taraflar arasında böyle bir sözleşme yoksa katılma alacağı yarı yarıyadır.

Söz konusu edinilmiş mallardaki katılma alacağı payı bakımından, boşanma davası ancak zina veya cana kast nedeniyle açılmış ve bu dava safahatında ispatlanmış ise eş, katılma alacağının azaltılmasını ya da tamamen ortadan kaldırılmasını isteyebilir.

TMK'dan önceki katkı payı taleplerinde, talepte bulunan eşin çalışması aranmaktadır. Ancak TMK ile eş ev hanımı olsa da, çalışmasa da, eve katkısı kabul edilmekte ve çalışma şartı aranmamaktadır. Yargıtay uygulaması da bu yönde olup TMK ile yasal mal rejiminde katılma alacağı yarı yarıyadır.

Tabi ki, tapuda malik olan eşin, kişisel mal iddiası varsa veya kişisel malı ile edinilmiş malın değerinin artmasına neden olduğu gibi bir savunması varsa ve bunu ispat ederse, taşınmazın katılma alacağı hesabına esas olacak değeri buna göre belirlenecektir.

Örnek kararlara bakmanızı tavsiye ederim. İyi çalışmalar.