Teşekkür ederim Cengiz Bey, tezim sunuma bilgi olarak hazır ancak olay çözümünde dağıldığım noktalar var. B A'ya karşı TCK md.243 bilişim sistemine girme suçu işlemiş bulunmakta ve Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülür. B C'ye karşı nitelikli dolandırıcılık TCK 158/1(f) suçunu işlemiş ve dolandırıcılık suçunun nitelikli hali olduğu için Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülür. Ancak H messenger sitesinin B'ye karşı dava açma hakkı var mıdır?
Özel hukuk bakımından ise A-B arasında ödünç sözleşmesi var ancak B'nin kişide hata yapması dolayısıyla esaslı nitelikte olan hata sonucu BK.md.23'e göre sözleşme geçersizdir ve C'nin haksız kazanımı BK.61 dolayısıyla Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacak dava ile geri istenir. Ancak burada da takıldığım sourn şu ki ceza hukuku bakımından 'hile' dediğimiz olaya özel hukukta 'hata' diyebilir miyiz? Ancak B'nin hile değil de kişide hataya düşmesi daha mantıklı çünkü günlük hayatta hesaba havale işlemi sırasında online yada atm üzerinden yapılsın banka 'isim ve numara hakkında uyum' uyarısı vermekte. Dolayısıyla B kendi dikkatsizliğinden ötürü hataya düşmez mi?
Son olarak eğer böyle bir uyarı sistemi yoksa bankayı sorumlu tutabilir miyiz?