Mesajı Okuyun
Old 20-06-2012, 15:05   #13
stj.av.T.Kağan

 
Varsayılan

(6762 S. K. m. 615) (2004 S. K. m. 170/A)
Dava: Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İSTANBUL 7. İcra Hakimliğince itirazın muvakkaten kaldırılmasına dair verilen 8.11.1985 gün ve 1984/1462-1985/1833 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesini 30.10.1986 gün ve 1985/1160-1185 sayılı ilamı:
(...Sair temyiz itirazları yerinde değilse de takip dayanağı bonoda 22.11.1982 ve 15.12.1982 olarak iki vade mecuttur. 22.11.1982 tarihinin ayrıca tanzim tarihi de olması bonoda iki vade mecudiyetini ortadan kaldırmaz. TTK.nun 615 maddesi 4. fıkrası son cümlesi ve İİK.nun 170/a maddesi gereğince bu hususun re'sen nazara alınıp kambiyo senetlerine mahsus özel yolla yapılan takibin iptaline karar verilmek gerekirken işin esasının tetkiki ile karar verilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Karar: Takip konusu emre muharrer senedin tanzim tarihinin 22.11.1982 olduğu tartışmasızdır. Senet metninde vade ve hululü vade başlıkları altında maddesinin son fıkrasında birden fazla vade taşıyan bu tür senetlerin emre muharrer senet sayılamayacağı hükme bağlanmıştır. Ne var ki takip dayanağı senet metninde vade olarak yazı ile hululü vade tarihinde gösterilen 15.12.1982 tarihi yazılmıştır. Senedin tanzim tarihinin vade tarihi olamayacağı da kuşkusuzdur. Olayda tartışmasız olan 22.11.1982 tanzim tarihi hululü vade tarihi yanında ayrıca yer alan vade sütununda gösterilmiş olması mükerrer vade tarihi değil, senet tanzim tarihinin tekrarı olduğu duraksanmayacak biçimde anlaşılmaktadır. Bu itibarla merci hakimliğince takip dayanağı senedin bono vasfında bulunduğuna ilişkin direnmesi yerindedir.

Ancak işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmediğinden dosya Özel Dairesine gönderilmelidir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan diğer yönler incelenmek üzere dosyanın 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine yapılan ilk görüşmede çoğunluk sağlanamadığı için 2. görüşmede 7.3.1990 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Üye Notu : Kararda yer alan, "Senedin tanzim tarihinin vade tarihi olamayacağı kuşkusuzdur" cümlesine katılmıyorum. Bu cümle büyük bir ihtimalle doğru olsa da her durumda doğru olamaz! Bir kural olarak kabul göremez. Çünkü, TTK.615. maddeye göre Bono, "görüldüğünde" ödenmek üzere de tanzim edilebilir. Sabah tanzim edilip, öğleden sonra ödenmesine hiç bir engel yoktur. Bu itibarla "... kuşkusuzdur." denilemez diye düşünüyorum.