Mesajı Okuyun
Old 18-05-2012, 18:18   #3
Av. Can Altuntaş

 
Varsayılan

3201 sayılı Kanunun 6. maddesinde;

[FONT='Arial','sans-serif']“Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışanlar, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. Türkiye'de sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar hakkında 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışılmasına ilişkin hükümleri uygulanır.” [/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][/font]
[FONT='Arial','sans-serif']deniyor. Fakat bu yurtdışı hizmetlerini de değerlendirip Türkiye'de emekli olanlara uygulanacak bir Kanun. Benim müvekkilim ise Türkiye'de hizmetini verdi. Emekliliğini aldı. Akabinde Fransa'ya gidip orda da çalıştı. Yani Fransadaki hizmetini değerlendirmedi. Aslında Yargıtay'ın aşağıdaki ictihatları çok açık bir şekilde durumu izah ediyor;[/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][FONT='Arial','sans-serif']“Yurt dışındaki çalışmalarını kesin dönüş yapmaksızın borçlanan davacı yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini talep etmiştir. Uyuşmazlık, davacıya yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için yurt dışında çalıştığı işten ayrılması gerekip gerekmediği hususundadır. Yurt dışında çalışanları 506 sayılı kanun kapsamında kabul etme olanağı yoktur. 506 sayılı kanunun yaşlılık aylığı alabilmek için sigortalı çalışılan işten ayrılma koşulunu içeren hüküm yurt dışında çalışanlar hakkında uygulanmaz. Açıklanan hususlar dikkate alınarak davacıya yurt dışındaki işinden ayrılmaksızın yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi hatalıdır.” (YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2002/21-93 K. 2002/73 T. 13.2.2002)[/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][FONT='Arial','sans-serif']Davacının 506 sayılı Yasaya tabi olarak çalıştığı prim ödeme gün sayısının 7800 gün, sigortalılık başlangıcının da 25/08/1952 tarihi olduğu, gözönünde tutularak SSK.nun 60/A-c maddesi gereğince yaşlılık aylığı bağlandığı dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkça anlaşılmaktadır. Öte yandan, Sosyal Sigortalar Kanununun 63-A maddesine göre, bu kanuna göre, yaşlılık aylığı almakta iken, sigortalı olarak çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları çalışmaya başladıkları tarihte kesilir. Madde ile; Türkiye’de 506 sayılı Yasaya tabi sigortalı olarak çalışanların amaçlandığı açıktır. Başka bir anlatımla, yurt dışındaki çalışmaların, 506 sayılı Yasaya tabi sigortalı olarak değerlendirilmesine olanağı olmadığı ortadadır. Nitekim bu yön aynı maddenin ( B ) bendinde, sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlayanların yazılı talepte bulunmaları halinde yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam olunacağı, ancak bunlardan %24 oranında sosyal güvenlik destek priminin kesileceği, bu primin 1/4’ü sigortalı hissesi 3/4 işveren hissesi olduğu açıkça vurgulanmıştır. Kuşkusuz sosyal güvenlik destek primini kesecek işverenin Türk işveren olduğu açık seçiktir.”[/font][FONT='Arial','sans-serif'] (YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ E. 1999/969 K. 1999/4934 T. 28.6.1999)[/font][/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][FONT='Arial','sans-serif'][/font][/font]
[FONT='Arial','sans-serif'][FONT='Arial','sans-serif'][FONT='Arial','sans-serif']“Dava, isteğe bağlı sigortalılığın geçerli olduğunun tesbiti ile murisin yaşlılık aylığını iptal eden kurum işleminin iptali isteğine ilişkindir. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']Mahkemenin davanın kabulüne dair verdiği karar yukarıda açıklanan nedenle Özel Dairece bozulmuş, mahkemece "yurtdışında çalışan kişilerin doğrudan doğruya Türkiye'nin Sosyal Güvenlik kapsamı içinde olmadığı, bu kişilerin isteğe bağlı sigorta kapsamına alınmalarına yurtdışındaki çalışmalarının engel bulunmadığı, murisin isteğe bağlı sigorta ile çakışan yurtdışı hizmetlerini borçlanarak değerlendirmediği, bu nedenle isteğe bağlı sigortalılığına değer verileceği" gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına dosyadaki tutanak ve kanıtlara mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, 2147 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca yurtdışında çalışan sigortalının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 85 nci maddesindeki isteğe bağlı sigortalılık hakkından yararlanabileceğine ve primleri ödenmiş isteğe bağlı sigortalılığın önce kabul edilip, 10 yıl gibi uzun bir süre yaşlılık aylığı ödendikten sonra isteğe bağlı sigortalılığın ve yaşlılık aylığının iptali işleminin Medeni Kanunun 2. maddesinde öngörülen afaki iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağına göre usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.” (YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2002/21-173 K. 2002/167 T. 13.3.2002)[/font]
[/font]
[/font]

[/font]