Mesajı Okuyun
Old 10-05-2012, 11:52   #3
Av. Mehmet Demirezen

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
1- Davaya konu takipten feragat edildiğine göre mahkemenin kararı doğrudur.

Davanın konusu kanaatime göre takip olmamalı. Davanın konusu takip dayanağı bonoya dayalı alacaktır.Davacının itirazı da takibe değil ibraz ettiği makbuz ile takip dayanağı senedin ödendiği hususuna ilişkindir. Dolayısıyla Mahkeme takipten feragat edilse bile davaya devam edip esas hakkında karar vermeliydi. Çünkü alacaklı olduğunu iddia eden kişi bunu sadece takiple talep etmeyebilir ki somut olayda da takipten feragat ettiği halde bu kez İhtiyati haciz yoluyla alacaklı olduğunu iddia etmektedir. Makbuz varlığına rağmen alacak talebi varken o halde bu alacağın var olup olmadığı hükme muhtaçtır.
Menfi tespit davası için takibin açılması bile gerekmemekte,ihtarname keşide edilmesi yada başka bir yolla alacak talep edilmesi halinde bile bu dava açılabilmektedir. Menfi tespit davasından verilen karar niteliği gereği maddi hukuk açısından kesin hüküm teşkil etmektedir. Bu durumda davanın konusu takip değil senede dayalı alacağın kendisidir ve mahkeme bu alacak talebinin haklı yada haksız olduğu hakkında esasa girip karar vermeli.
Takipten feragat edilmesi alacaktan feragat edilmesi sonucunu doğurmadığına göre talep edilme ihtimali bulunan alacak hakkında karar verilmeli.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1991/11509
K. 1992/4534
T. 9.4.1992
• FERAGAT ( İcra Takibinden )
• İCRA TAKİBİNDEN FERAGAT ( 3. Kişinin Yeniden Takip Yapması )
• İCRA TAKİBİNDEN FERAGAT ASIL HAKTAN FERAGAT DEĞİLDİR
2004/m.58
ÖZET : Bir bonoya dayanılarak yapılan takipte, alacaklı takibi geri alabilir. Takibin geri alınması esas haktan feragat anlamına gelmediğinden, söz konusu senet, ciro yoluyla devralan üçünçü kişi tarafından yeniden takibe konulabilir. DAVA: Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 21.10.1991 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR: 163 örnek ödeme emri tebliği üzerine, borçlu yasal süre içinde mercie verdiği itiraz dilekçesinde; takip konusu senedin hamili Ö.A. tarafından, Mersin 3. İcra Müdürlüğünün 1991/2658 sayılı dosyası ile takip yapıldığını, borcun ödendiğini, alacaklının feragatı nedeniyle bu dosyanın işlemden kaldırıldığını, aynı senede dayanılarak ikinci kez takip yapılamıyacağını ileri sürerek, takibin iptalini istemiştir.
Mersin 3. İcra Müdürlüğünün 1991/2658 sayılı dosyasının incelenmesinden; Alacaklı Ö.A. tarafından borçlu T.Ö. hakkında, 23.3.1991 tanzim ve 23.4.1991 vade tarihli 7.000.000.-TL. bedelli bonoya dayanılarak takip yapıldığı, alacaklının icra tutanağına geçirilen imzalı beyanında "takipten feragat ediyorum. Senedin tarafıma iadesini talep ederim" dediği, feragat nedeniyle dosyanın işlemden kaldırıldığı anlaşılmaktadır.
Söz konusu senet Ö.A.`nın beyaz cirosu ile lehtar H.B.`ye geçmiş, adı geçen tarafından borçlu hakkında işbu takip açılmıştır.
Esas haktan feragat beyanının açık olması gerekir. Alacaklı Ö.A. esas haktan feragat ettiğini bildirmemiştir. Takipten feragat, esas haktan feragatı tazammun etmez. Borçlu, borcun ödendiğini bir belge ile kanıtlıyamadığına göre itirazın reddine karar verilmek gerekirken kabulü isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK`nun 366 ve HUMK`nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 9.4.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.