Mesajı Okuyun
Old 18-04-2012, 16:17   #3
ynpzrlyz

 
Varsayılan

Benzer bir olayda nedeni ile açılan davada dilekçedeki ilgili bölümü aşağıda sunuyorum:

VII)- Yargı yolu yönünden hukuki açıklamalarımız;
İdari yargının yetkisinde olması nedeni ile davamız mahkemenizde açılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 05.04.2007 Tarihli ve 2007/35 Esas ve 2007/36 Karar sayılı kararında aynen:
“….Bu çerçevede, İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesi işlemi, imar mevzuatına aykırı bir yapılanmanın tespiti, önlenmesi veya giderilmesine yönelik idari bir işlemin devamı niteliğinde olduğundan, Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesinin (8) numaralı fıkrası uyarınca idari yaptırım kararının yanı sıra idari yargının görev alanına giren başka bir kararın da verilmiş olduğunun ve buna bağlı olarak söz konusu para cezalarına karşı açılacak davalarda idari yargının görevli olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu durumda, İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca verilen para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesinde açılan dava, itiraz başvurusunda bulunan Mahkeme’nin görevine girmemektedir…” denilmiştir.
Kararda açıkça imara aykırılık iddiası ile verilen para cezalarına ilişkin olarak açılan davaların idari yargıda görüleceği, sadece para cezasının iptali halinde de idari yargının görevli olduğu bildirilmektedir. Davamız bu nedenle idari yargıda açılmıştır.
Aynı yönde Uyuşmazlık Mahkemesi’nin 04.04.2011 Tarihli ve 2010/324 Esas, 2011/66 Karar sayılı keza Yargıtay 7. CD.’nin 11.02.2008 Tarihli ve 2006/3986 Esas, 2008/908 Karar sayılı kararları bulunmaktadır.