Sayın Hulusi Metin;
Değil ki davanın sonuçlanması, kararın yazılması dahi "sorun" oldu bile. Bir davada verilen "davanın kabulüne" dair kararın dahi 2 ay 27 günde yazılabildiğine tanık oldum.
Önerim gibi (ki biçimde yazılı başvurum olmuştu) her baro yargı çevresi için, birer asil birer yedek hakem kurulu üyesi avukat yerine, baro yönetim kurulu üyesi olarak seçilme yeteneğine sahip meslektaşlar arasından, en az 30 kişiden (yada büyük iller için 100 kişiden) oluşan bir "hakem adayı listesi" belirlenip duyurulsa, Baro Yönetim Kurulu da, dava taraflarınca bu "hakem adayları arasından "önerilecek" ikişer kişiden birer kişiyi "hakem kurulu"na seçse idi (Yönetmelikle bu düzenleme yapılabilirdi) davaların 6 ay içinde sonuçlanmaması olasıllığı pek zayıf kalırdı; en azından gerçekleşme gibi bir kararın "yazılabilmesi" üç ay zaman gerektirmez di ?
Hakem Kurulllarına seçilen meslektaşları kabahatli bulmaz doğru olmaz; çünkü onların birincil sorumlulukları "müvekkillerine" karşı ve "hakem kurulu" için ancak "avukatlık görevlerini yerine getirmeden artan" kadar zaman ayırabilirler.
Kanımca öncelikle diğer getirdikleri ile birlikte bu sorunun çözümü için "Türkiye Barolar Birliği" yönetmelik değiştirmeye zorlanmalı.
Sevgi ve Saygılarımla. Avukat Turabi TURAL