Mesajı Okuyun
Old 08-04-2012, 17:06   #6
Uye33759

 
Varsayılan

YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2009/16301
K. 2010/1709
T. 9.2.2010
• KAMULAŞTIRMASIZ ELATILAN TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ ( Davacının Haricen Kamulaştırmadan Haberdar Olması 30 Günlük Hak Düşürücü Sürenin Başlaması İçin Yeterli Olduğu )
• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Kamulaştırmasız Elatılan Taşınmaz Bedelinin Tahsili - Davacının Haricen Kamulaştırmadan Haberdar Olması 30 Günlük Hak Düşürücü Sürenin Başlaması İçin Yeterli Olduğu )
• İLANEN TEBLİGAT ( Davacıya Kamulaştırma İşlemleri İlanen Tebliğ Edilmişse de Kamulaştırma Kanununun 7. Md.sinde Sayılan Yerlerin Her Birinden Usulüne Uygun Olarak Adres Araştırması Yapılmadığından İlanen Tebligat Geçersiz Olup 30 Günlük Hak Düşürücü Sürenin Başlamadığı )
2942/m.7,13,14,25
ÖZET : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacının haricen kamulaştırmadan haberdar olması 14. madde de belirtilen 30 günlük hak düşürücü sürenin başlaması için yeterli değildir. Her ne kadar davacıya kamulaştırma işlemleri ilanen tebliğ edilmişse de Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde sayılan yerlerin her birinden usulüne uygun olarak adres araştırması yapılmadığından ilanen tebligat geçersiz olup 30 günlük hak düşürücü süre başlamamıştır.
Bu itibarla kamulaştırmasız el atma davasında işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davacı vekilince de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunulmuş olmakla duruşma için belirlenen 02.02.2010 günü temyiz eden davalı idare vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, davalı idare vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, 30 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı vekilinin temyizine gelince;
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 25. maddesinde "Hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi için 13. madde uyarınca yapılan tebligatla başlar" hükmü yer almaktadır.
Bu nedenle davacının haricen kamulaştırmadan haberdar olması 14. madde de belirtilen 30 günlük hak düşürücü sürenin başlaması için yeterli değildir. Her ne kadar davacıya kamulaştırma işlemleri ilanen tebliğ edilmişse de. Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesinde sayılan yerlerin her birinden usulüne uygun olarak adres araştırması yapılmadığından ilanen tebligat geçersiz olup 30 günlük hak düşürücü süre başlamamıştır.
Bu itibarla kamulaştırmasız el atma davasında işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine ve temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalı idareden peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/5970
K. 2008/8664
T. 24.6.2008
• KAMULAŞTIRMASIZ EL ATILAN TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ ( Yasanın Öngördüğü Şekilde Nüfus Müdürlüğü'nden Sorulmadan ve Zabıta Marifetiyle Araştırma Yapılmadan İlanen Tebligat Yoluna Gidilmesinin İsabetli Olmadığı )
• İLANEN TEBLİGAT ( Yasanın Öngördüğü Şekilde Nüfus Müdürlüğü'nden Sorulmadan ve Zabıta Marifetiyle Araştırma Yapılmadan İlanen Tebligat Yoluna Gidilmesinin İsabetli Olmadığı - Kamulaştırmasız El Atılan Taşınmaz Bedelinin Tahsili )
2942/m.7
ÖZET : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Yasanın öngördüğü şekilde, Nüfus Müdürlüğü'nden sorulmadan ve zabıta marifetiyle araştırma yapılmadan ilanen tebligat yoluna gidilmesi isabetli olmamıştır.
DAVA : Taraflar arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 24.06.2008 günü temyiz eden davacılar vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı TOKİ vekili yüzlerine karşı; usulüne uygun çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden, aleyhine temyiz olunan davalı SS İnteks Yapı Koop. vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, davacılar vekili ile davalı TOKİ vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davaya konu taşınmazın kamulaştırıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı idarece dava konusu taşınmazın malikleri ve adresleri kamu yararı kararından sonra Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesine uygun olarak Tapu Sicil ve Vergi Dairesi Müdürlüklerinden sorulmuş, ancak aynı maddede yazılı Nüfus Müdürlüğü'nden sorulmadığı gibi zabıta marifetiyle araştırma yapılmaksızın ilanen tebligat yapılmıştır.
Bu itibarla ilanen tebligat geçerli olmadığı gibi kamulaştırmanın kesinleştiğinin kabulü de mümkün değildir. Açıklanan gerekçe ile işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, temyiz eden davacılar yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir oluşan 550.00.-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 24.06.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/12667
K. 2007/12967
T. 13.11.2007
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTTIRILMASI ( Kamulaştırma İşleminin İlan Yoluyla Tebliğ Edilebilmesi İçin Mal Sahibinin Adresinin Vergi Dairesi Nüfus İdaresi Tapu Sicil Müdürlüğü ve Haricen Yapılan Araştırma Sonucu Tespit Edilememiş Olması Gerektiği )
• KAMULAŞTIRMA İŞLEMİNİN İLAN YOLUYLA TEBLİĞ EDİLMESİ ( Edilebilmesi İçin Mal Sahibinin Adresinin Vergi Dairesi Nüfus İdaresi Tapu Sicil Müdürlüğü ve Haricen Yapılan Araştırma Sonucu Tespit Edilememiş Olması Gerektiği )
• ADRES ARAŞTIRMASI ( Kamulaştırma İşleminin İlan Yoluyla Tebliğ Edilebilmesi İçin Mal Sahibinin Adresinin Vergi Dairesi Nüfus İdaresi Tapu Sicil Müdürlüğü ve Haricen Yapılan Araştırma Sonucu Tespit Edilememiş Olması Gerektiği )
• İLAN YOLUYLA TEBLİGAT ( Davalı İdarece Adı Geçen Mercilerden Adres Araştırması Yapılmadan İlan Yoluyla Tebligat Yapıldığı Anlaşıldığından Kamulaştırma İşleminin Tebliği İşleminin Geçerli Olmadığı )
• GEÇERSİZ TEBLİĞ ( Davalı İdarece Adı Geçen Mercilerden Adres Araştırması Yapılmadan İlan Yoluyla Tebligat Yapıldığı Anlaşıldığından Kamulaştırma İşleminin Tebliği İşlemi )
2942/m.7,11
ÖZET : Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Kamulaştırma işleminin ilan yoluyla tebliğ edilebilmesi için mal sahibinin adresinin Vergi Dairesi, Nüfus İdaresi, Tapu Sicil Müdürlüğü ve haricen yapılan araştırma sonucu tespit edilememiş olması gerekir.
Davalı idarece, adı geçen mercilerden adres araştırması yapılmadan ilan yoluyla tebligat yapıldığı anlaşıldığından kamulaştırma işleminin tebliği işlemi geçerli değildir. Bu nedenle davanın süresinde açıldığı kabul edilerek işin esasına girilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla duruşma için belirlenen 05.06.2007 günü temyiz eden davacı vekili Avukat Lale İncesu Tabel'in yüzüne karşı usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan davalı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dairemize geri çevirme kararı üzerine gelen dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece 30 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yapılan incelemede; dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma işleminin ilanen tebliğ edildiği görülmüştür.
Kamulaştırma Kanununun 7. maddesi uyarınca kamulaştırma işleminin ilan yoluyla tebliğ edilebilmesi için mal sahibinin adresinin Vergi Dairesi, Nüfus İdaresi, Tapu Sicil Müdürlüğü ve haricen yapılan araştırma sonucu tespit edilememiş olması gerekir.
Davalı idarece, adı geçen mercilerden adres araştırması yapılmadan ilan yoluyla tebligat yapıldığı anlaşıldığından kamulaştırma işleminin tebliği işlemi geçerli değildir. Bu nedenle davanın süresinde açıldığı kabul edilerek işin esasına girilip sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz eden davacı yararına temyiz dilekçesinin verildiği günde yürürlükte bulunan Asgari Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 500,00-YTL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 13.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/5428
K. 2003/8819
T. 26.6.2003
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI (Davanın Kamulaştırmasız El Atma Olarak Kabul Edilip Yorumlanması İmkanı Bulunmadığı)
• KAMULAŞTIRMASIZ EL ATILAN TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ (Kamulaştırma Bedelinin Artırılması Davasının Bu Şekilde Kabul Edilip Yorumlanması İmkanı Bulunmadığı)
• KAMULAŞTIRMA BEDELİ ARTIRILMASI TALEBİNİN SINIRLANDIRILMASI (Metrekare Birim Bedelini Göstermek Suretiyle Net ve Açık Bir Şekilde Belirtmek - Ek Dava Açma İmkanı Bulunmadığı)
• EK DAVA AÇMA İMKANININ BULUNMAMASI (Kamulaştırma Bedeli Artırılması Talebinin Sınırlandırılması - Metrekare Birim Bedelini Göstermek Suretiyle Net ve Açık Bir Şekilde Belirtmek)
2942/m.7,10,11
1086/m.382,388
ÖZET : Davacılara ait pay üzerinden metrekare birim bedelini göstermek suretiyle toplam olarak artırılmasını istediği kamulaştırma bedelini net ve açık bir şekilde belirtip, istem sınırladığından, ek dava açma imkanı bulunmadığı gibi ilk davayı kamulaştırma bedelinin artırılması davası olarak nitelendirmesi karşısında davanın kamulaştırmasız el atma davası olarak kabul edilip yorumlanamayacağından davanın kabulüne karar verilemez.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili niteliğinde kabul edilmiş ve bu doğrultuda davanın kabulüne karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz imar plânında ilköğretim okulu yeri olarak ayrılmış olup, bu maksatla istanbul İl Özel idare Müdürlüğü'nce kamulaştırılmıştır. Kamulaştırma işlemi, davacıların daha önce ölen murislerine tebliğe çıkartılmış ise de, ölü olması sebebiyle bu muris ve mirasçılarına tebliğ edilmemiştir. Kamulaştırma Yasasının 7. maddesine göre de davacı mirasçıların adres araştırmaları yapılmadan kamulaştırma işlemi ilânen tebliğ olunmuştur.
Davacılar vekilinin 23.03.2001 tarihinde asıl ve 04.04.2001 tarihinde de ek kamulaştırma bedelinin artırılması davasını açtığı ve davacılarında 15.06.2001 tarihinde idare lehine taşınmazın tapusunu ferağ ettikleri anlaşılmıştır.
Davacılar vekili, 2002/38 Esas sayılı dosya ile açtığı ilk dava dilekçesinde; kamulaştırılan 632 m2 yüzölçümlü taşınmazda müvekkillerinin hisselerine 513.5 m2 isabet ettiğini ve taşınmazın rayiç metrekare birim fiyatı 120.000.000-TL olduğundan bahisle toplam 61.620.000.000-TL kamulaştırma bedelinden 10.270.000.000-TL çekişmesiz bedelin indirilmesi suretiyle 51.350.000, 000-TL'nın tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili, müvekkillerine ait pay üzerinden metrekare birim bedelini göstermek suretiyle toplam olarak artırılmasını istediği kamulaştırma bedelini net ve açık bir şekilde belirtip, istemini sınırladığından, ek dava açma imkânı bulunmadığı gibi ilk davayı kamulaştırma bedelinin artırılması davası olarak nitelendirmesi karşısında davanın kamulaştırmasız el atma davası olarak kabul edilip yorumlanması imkânı da bulunmadığından, aksi düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere geri verilmesine 26.06.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/5098
K. 2003/8386
T. 17.6.2003
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI TALEBİ ( Süre Yönünden Reddinin Usulsüzlüğü - Davacının Tapu Sicil Müdürlüğünde ve Belediye Emlak Vergi Dairesinde Tebligat Yapılabilecek Adreslerinin Varlığı )
• SÜRE YÖNÜNDEN RED EDİLEN KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI TALEBİ ( Usulsüzlüğü - Davacının Tapu Sicil Müdürlüğünde ve Belediye Emlak Vergi Dairesinde Tebligat Yapılabilecek Adreslerinin Varlığı )
• İLANENE TEBLİĞİN USULSÜZLÜĞÜ ( Davacının Tapu Sicil Müdürlüğünde ve Belediye Emlak Vergi Dairesinde Tebligat Yapılabilecek Adreslerinin Varlığı )
• TEBLİĞİN USULSÜZLÜĞÜ ( İlanene - Davacının Tapu Sicil Müdürlüğünde ve Belediye Emlak Vergi Dairesinde Tebligat Yapılabilecek Adreslerinin Varlığı )
2942/m.7,10,14
ÖZET : Davacının Tapu Sicil Müdürlüğünde ve Belediye Emlak Vergi Dairesinde tebligat yapılabilecek belirli adresleri vardır. Bu adreslere tebligat çıkarılmadan yapılan ilanen tebligat geçersiz olduğundan dava süresindedir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının süre yönünden reddine dair verilen hükmün Duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra Dairemizin geri çevirme kararından sonra gelen dosyadaki kağıtlar okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece ilanen tebligatın geçerli olduğundan bahisle dava süre yönünden reddedilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kamulaştırma Kanununun 7. maddesine göre adres araştırmaları yapılmışsa da Tapu Sicil Müdürlüğünün 26.04.1999 tarihinde bildirdiği adrese tebligat yapılmadan bu cevaptan önce, 23.04.1999 tarihinde ilanen tebligat yapılmıştır. Kaldı ki Belediye Emlak Vergi Dairesinde de davacının adresi vardır. Bu husus tahakkuk fişi ile de sabittir. Bu adreslere tebligat çıkarılmadan yapılan ilanen tebligat geçersiz olup dava süresindedir. Bu nedenle işin esasına girilerek talep hakkında bir karar vermek gerekirken davanın süre yönünden reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), Temyiz eden davacı vekili yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 275.000.000-Lira vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 17.06.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/6611
K. 2003/8140
T. 12.6.2003
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI DAVASI ( Kamulaştırma İşleminin İlan Yoluyla Tebliğ Edilebilmesi için Mal Sahibinin Adresinin Tüm Mercilerden Araştırılmasının Gerekmesi )
• KAMULAŞTIRMA İŞLEMİNİN İLANI ( Kamulaştırma İşleminin İlan Yoluyla Tebliğ Edilebilmesi için Mal Sahibinin Adresinin Tüm Mercilerden Araştırılmasının Gerekmesi )
• TAŞINMAZA DEĞER BİÇME TARİHİ ( Kamulaştırma Tarihi ile Dava Tarihi Arasında Bir Yıllık Süre Geçtiğinden Değerlendirme Tarihi Olarak Davanın Açıldığı Günün Esas Alınmasının Gerekmesi )
• İLANEN TEBLİGAT ( Kamulaştırma İşleminin İlan Yoluyla Tebliğ Edilebilmesi için Mal Sahibinin Adresinin Tüm Mercilerden Araştırılmasının Gerekmesi )
2942/m.7,15
ÖZET : Kamulaştırma işleminin ilan yoluyla tebliğ edilebilmesi için mal sahibinin adresinin Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tüm mercilerden araştırılması ve bu araştırma sonucunda adresinin tespit edilmemiş olması gerekir. Yeterli araştırma yapılmadan, yapılan ilanen tebligat geçersizdir.
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal incelemesi yaptırılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Artırılan bedele mülkiyetin idareye geçtiği dava tarihinden 30 gün sonrası olan 21.06.2002 gününden faize hükmedilmesi gerekirken daha önceki tarihten faiz yürütülmesi,
2- Kamulaştırma işleminin ilan yoluyla tebliğ edilebilmesi için mal sahibinin adresinin Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tüm mercilerden araştırılması ve bu araştınna sonucunda adresinin tespit edilmemiş olması gerekir. Yeterli araştırma yapılmadan, yapılan ilanen tebligat geçersizdir. Bu itibarla davanın süresinde açıldığının kabul edilmesi doğru ise de; kamulaştırma tarihi ile dava tarihi arasında 1 yıllık süre geçtiğinden 2942 sayılı Yasanın 15/13. maddesi uyarınca, değerlendirme tarihi olarak davanın açıldığı günün esas alınması gerekirken, kamulaştırma tarihine göre taşınmaza değer biçen bilirkişi kurullarından ek rapor alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde taraflara geri verilmesine, 12.06.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.