Mesajı Okuyun
Old 31-03-2012, 11:27   #9
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yılmazkan
Kanunun lafzına göre suçun unsurlarının oluştuğunu düşünebiliriz. Ancak olayda bahsedildiği üzere köy yerindeki samimi hava, kappıların sürekli açık olması, herkesin sürekli birbirini ziyaret edebilip açık kapıdan girdiği ve sanığın da aslında konuşmak amacıyla konuta girdiği düşünüldüğünde suç işleme kastının bulunmadığı düşünülebilir. Kapının açık bırakılması da önceden rızanın verilmiş olduğunun işareti kabul edilebilir. Bu açıklamaların ışığında sağın suç işleme kastı yoktur, diye düşünüyorum.
Sanığın suç işleme kastının olmadığını, rızaya dayalı olarak eve girme durumunun samimiyetten kaynaklanan ve garipsenmeyen bir nevi teamül olduğundan yola çıkarak ifade ediyorsunuz ancak yukarıda paylaştığım "konut dokunulmazlığının ihlali" suçuyla ilgili düzenlemede göreceğiniz üzre rıza ile girdikten sonra rıza dışında evde kalmakta ısrar etme durumunda da suç oluşmuş olmaktadır. Dolayısıyla somut olayda böyle bir durumun var olup olmadığı konusunda bir netlik yok iken suç işleme kastının olmadığının savunulmasını doğru bulmuyorum.

Saygılarımla..