Mesajı Okuyun
Old 13-03-2012, 19:50   #2
Av.Yasemin AKYOL BAŞYAYLA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yeditepelişehir
Müvekkilim beyanlarında olaydan iki gün önce tarım kredi kooperatifine kredi almak için gittiğini ve ekranda borçlu görülmesi üzerine müdürün'' s.tir git önce borcunu öde'' dediğini ve kendisine tükürdüğünü iddia etmektedir. Olay günü müvekkil alkollü olduğunu ve müdürün eylemlerini de hazmedemediğini belirterek odun kesmekte kullandığı baltayı alarak müdürün odasına girdiğini ve hiçbirşey demeden baltayı savurduğunu iddia etmektedir.Müdür ve odadaki tanık ise müvekkilimin '' benim dediğimi (dediğim işi) yapmadın'' diyerek baltayı savurduğunu iddia etmektedir. Müdür omuz hizasından bir balta darbesiyle yaralanmıştır.Olayın devamında baltanın ikinci kez müvekkilimce sallandığı ve koltuğa isabet ettiği söylenmektedir.Müvekkilim ise böyle birşey olmadığını iddia etmektedir. Neticesinde TCK 82/1-g den yargılama yapılacak.İddianame henüz kabul olmadı ama durum şu an bu şekilde.Müdürün ve tanığın beyanı çok net.Müvekkil ise müdürün o günkü tavrını hazmedemediğinden bahisle eylemini gerçekleştirdiğini iddia ediyor.'' Benim dediğimi yapmadın ya da dediğim işi yapmadın '' ifadesi kullanılmış bile olsa bu TCK 82-1-g için yeterli midir? Olaydan önceki kredi isteme mevzuunda tanık yoktur.Müdürün beyanı ve müvekkilin beyanı elde olan deliller.

Sayın meslektaşım, insan öldürme suçunun tasarlamak suretiyle işlendiğinin kabulü için;
* sanıkta suç işleme kastının oluşmasıyla, tasarladığı eylemi icra arasında bir sürenin geçmesi,
* iradenin sebatlı ve ısrarlı bulunması ve soğukkanlı hareket etmiş olması şarttır. Yani bu iki hususun kanıtlanması büyük önem arz etmektedir.

Ağır bir tahrikin etkisiyle suç işlediği kabul edilen ve özellikle Yargıtayca ''öldürme kararını ne zaman verildiği''nin kesin olarak belirlenemediği hallerde tasarlama oluşmamış kabul ediliyor.

Tanığın anlatımı ile birden fazla darbe söz konusu olduğuna göre müvekkiliniz eylemine ısrarla ve sebatla devam etmiş kabul edilecektir. Müdürün küfür etmesi ve tükürmesi de olaydan birkaç gün önce vuku bulduğuna göre sanığın hareket tarzı yaşananlar karşısında anlık öfkeyle verilmiş bir tepki değildir. Sanık daha sonradan olayları beyninde kurgulayarak bu eyleme kalkışmıştır. Küfür işittiği anda örneğin elindeki silahla bu eyleme kalkışsaydı durum farklı olurdu elbette ancak arada geçen zaman söz konusu. Hal böyle iken durumun tasarlama olarak niteleneceği açık.

Alıntı:
Müvekkil küfredildiğini müdür edilmediğini söylüyor.Her şartta müdürün beyanına mı itibar edilir? Sonuçta o gün olanları ne kendisi ne de müvekkil ispatlayacak durumda değil.

Hangisinin beyanına itibar edileceği elbette hazırlık ifadeleri de dahil olmak üzere olay örgüsüne, akla, mantığa, hayatın olağan akışına uygun gelen ve tutarlık arz eden anlatımlara göre belirlenecektir. Buradan fikir belirtmek bence bu açıdan zor.