Bu yazıda, kararın Yargıtay incelemesinden geçmemekle (şekli anlamda) kesinleştiğini düşünerek cevap vereceğim.

Tavzih ya da tashih (HMK 304-305) yoluyla bu sorunun halledilebileceğini zannetmiyorum. Tashih zaten sadece hesap ve yazı hataları gibi durumlara mahsus. Tavzih yoluyla ise;

Alıntı: HMK 305/2 Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.

Bunun yerine mahkemeye dilekçe ile başvurarak "ek karar" verilmesi istenebileceğine inanıyorum. Mahkeme tarafları davet edip dinleyerek ek kararını vermeli, tebliğ etmeli, temyiz edilip edilmeme durumuna göre standart şekilde yoluna devam etmeli diye düşünüyorum. Hukuk yargılamasında ek karar kurumunun uygulanmasına bir engel de yok. Ancak tavzih ve tashih işlemleri çok sınırlı şartlarla yapılabilir. Sorudaki işlemin tavzih ve tashihle yapılabileceğini düşünmüyorum.