Mesajı Okuyun
Old 09-03-2012, 18:19   #13
Av. İlknur Sezgin Temel

 
Varsayılan

Sayın Kadir Polat,

Mesele sadece "brüt ücret"in belirlenmesi değil, "giydirilmiş" ücretin belirlenmesidir.

İşçi çoğunlukla (hatta neredeyse tamamı) kendilerine yapılan yardımların, ödemelerin, yol, yemek, ikramiye, bayram harçlığı, kurbanlık, yıl başı ödemesi, v.s. türündeki ödemelerin her biri için ayrı usulde hesaplanan günlük tutarlarının giydirilmiş brüt ücretin içinde olduğunu bilmiyor.

Daha önce sn. Av. İbrahim Yiğit'in de dediği gibi, böyle bir hesaplama avukatların bile altından kalkamayacağı bir hasap.

Ankara adliyesinde iki iş mahkemesi belirsiz alacak şeklinde açılan davalar için eksiği tamamlayın, alacağı belirleyip gelin dediğinde meslektaşlar özel bilirkişi raporu aldırılması yoluna gitmeye başladılar.(işsiz bir işçi için ek bir külfet değil de nedir)

Bu alacağın belirli olduğunu bu kadar katı söylemenize anlam veremiyorum açıkçası.

İşçinin işçilik alacaklarının ispatına ilişkin belgelerin tamamı işveren nezdinde bulunuyor. SGK'ya bildirilen ücretle gerçekte ödenen ücret genellikle farklı, kayıt dışı ekonomi almış başını gitmiş, sendikalaşma azalıyor, iş güvencesini bertaraf etmek için ikale sözleşmeleri moda olmuş...
İşçinin yasal yollardan hak aramasını zorlaştırıcı nitelikteki, yahut dava sonucunda kısmi red söz konusu olduğunda işçiyi borçlu çıkaracak nitelikteki belirli alacak davasında ısrar etmek iş barışını da dinamitleyici nitelikte olacaktır.

Sn. Pekcanıtez, her ne kadar kanunu hazırlayanlardan olsa da zannımca bu hususları hiç dikkate almadan çeşitli panellerde işçilik alacaklarını "belirli alacak" kategorisine soktu. Pekçok meslektaşımın ve hocanın onun bu görüşlerine katılmadığı gibi ben de kesnlikle katılamıyorum.