Mesajı Okuyun
Old 06-03-2012, 12:10   #2
Av. Öznur Aktürk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. İbrahim YİĞİT
Müvekkil adayları 10 daireli bir bloktaki 6 kat maliki olup, bunlardan bir tanesi de arsa sahibidir. Arsa sahibi ile müteahhit arasında akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği binayı inşa eden müteahhit gerek eksik iş ve gerekse ayıplı iş yapmıştır. Ne var ki arsa sahibi inşaatı, müteahhidi ibra etmek sureti ile eksiksiz ve ihtilafsız olarak teslim aldığına dair belge imzalamıştır. 6 kat maliki içerisinde dairesini müteahhitten de alan var, arsa sahibinden de alan var. Müvekkiller drenaj yapılmaması sebebiyle sokaktan geçen logardan bina tabanına su aktığını, yine çatıda biriken yağmur sularının boru ile direk olarak bina duvar dibine indirilmiş olması sebebiyle bu suların da temel ve sığınağa aktığını, dairelerin atık su tahliyelerinin de kanalizasyona bağlanmaması nedeniyle bina çevresine aktığını vs. demek sureti ile binanın temel, sığınak ve bodrum katında su birikmesi ve pis koku sebebiyle şikayetçi olduklarını beyan etmektedir. Ayrıca teslimden önce yapılmış olan açık otoparkın 1 yıl içinde atıl duruma geldiğini ve binanın iskanının da bulunmadığını beyan etmekteler.

Bu durumda müteahhite karşı, kim (yönetim olarak mı, kat malikleri olarak ayrı ayrı mı), ne (ayıplı iş ve eksik iş talep edilebilir mi-teslim var) talep edebilir? Müteahhidin kime karşı sorumluluğu ne ile devam etmektedir? Tespit önerir misiniz? Teşekkürler.

Sayın Av. İbrahim Yiğit,
Somut olayda arsa sahibinin müteahhidi ibra etmiş olması diğer kat maliklerini bağlamaz.
Kaldı ki bahsettiğiniz ayıplar gizli ayıp mahiyetindedir.
Öncelikle derhal müteahhide yazılı ayıp ihbarında bulunulması, eksik ayıplı işlerin neler olduğu, giderim masraflarının tespitinin yaptırılmasını, akabinde de her bir kat malikinin müteahhide karşı ayrı ayrı eksik-ayıplı işlerin giderimine ve varsa uğradıkları manevi zararın tazminine ilişkin talepte bulunması gerektiğini düşünüyorum.
Kat maliklerinin tüketici sıfatını haiz olduklarını varsayarak;
T.K.H.K.'un 4. maddesine göre;
Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.
Saygılarımla...