Mesajı Okuyun
Old 24-02-2012, 14:51   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Yasemin Akyol
Sevgili meslektaşlarım, bugün yaşadığım ve açıkçası nedenini hala bulamadığım bir konuyu sizinle paylaşmadan ve kıymetli fikirlerinizi almadan edemeyeceğim. Şöyle ki;

Geçen sene koca, kadın aleyhine ''evi terk etti, sık sık beni evde bırakıp kızlarına gidiyor, anlaşamıyoruz, şiddetli geçimsizlik söz konusu'' gerekçeleri ile boşanma davası açmıştı (arzuhalci dilekçesi ile). Bu davada kadının avukatlığını yaptım. Kadın boşanmak istemiyordu, kadını evden atan kendisi idi ve ''Kimse kendi kusuruna dayanarak hak elde edemez'' ilkesinin üstüne giderek davayı kazandık,reddedildi. Karar temyiz edilmeksizin kesinleşti.

Kesinleşme tarihinden kaç ay sonra bu kez ''eşim evi sürekli terk ediyor, bana bakmıyor, anlaşamıyoruz, geçinemiyoruz, anlaşmalı boşanmak istiyoruz'' gerekçeleri ile yine boşanma davası açtı, hem de kesin hükmü veren mahkeme bakıyor bu dosyaya da.

Şimdi ben kesin hüküm itirazında bulundum , ''her ne kadar dilekçede anlaşmalı boşanma hükmüne dayanılmış ise de tarafların anlaşması söz konusu değildir, bu yolda protokol vs de sunulmamıştır zaten. Hal böyle iken dava çekişmeli boşanma davası kabul edilmeli ve kesin hüküm varlığından reddedilmelidir'' dedim. Ancak hakim, bugün bu itirazı reddetti ve ben nerede yanlış yaptım inanın bulamıyorum :/

aklıma şu sorular takıldı;
1. Anlaşma protokolü sunulmamış, ya da protokol yerine kaim olmak üzere taraflar ilk celsede boşanma ve tüm fer'ilerde anlaştıklarını beyan etmemiştir. Bu durumda bu celse davanın usulden reddi gerekmez miydi?

2. Tamam anlaşmalı boşanma dava şartları yok, davaya çekişmeli devam edilecek, e bu halde de kesin hüküm var, bu gerekçeyle reddedilmesi gerekmez miydi?

Bence de kesin hüküm yok. İkinci davada birinci davanın kesinleşmesinden sonraki dönem ele alınacak(malı).

Dava dilekçesinde "anlaşmalı boşanma" ifadesinin geçmesi, hukuki sebebin de bu olduğunu göstermez. Çekişmeli olarak devam eder. Kaldı ki ikinci dava dilekçesinde de davalının evi terk ettiğini, kendisine bakmadığını iddia etmiş.