Alıntı: Yazan İlhan_ERDEN A.A.Ü. Tarifesi'ndeki miktarlara göre icra takibi de olabilir dava da açılabilir.

Sayın Üstad,
Yazılı bir ücret sözleşmesinin olmaması, taraflar arasında bir ücret sözleşmesinin olmadığını göstermez. Taraflar yazılı olmayan ücret sözleşmesini genel hükümler dairesinde ispatlayabilirler. (Murat Aydın, Avukatlık Ücreti S:56)
Bu bakımdan Sayın aavukat07'nin keşide edeceği ihtarname/başlatacağı icra takibi/açacağı davada talep etmesi gereken tutarın AAÜT'nde belirlenen maktu ücretle sınırlı olması fikrine katılmıyor; sayın meslektaşımın gerçek ücretini genel hükümlere göre ispat edebilmesi halinde sözlü olarak kararlaştırılan gerçek ücretine hak kazanacağını düşünüyorum.
Örnğin, gerçek ücret üzerinden yapılacak bir icra takibinde borçlu müvekkilin borca itiraz etmemesi yahut yine gerçek ücret üzerinden açılacak bir davada borçlunun ikrarı/davayı kabulü yahut genel hükümler dairesinde alacağın ispatlanabileceği gibi ihtimaller söz konusudur. Muhakkak ki borçlunun borcun tamamına yahut bir kısmına itirazı, dava sırasında gerçek ücretin yemin dahil hiçbir delille ispatlanamaması gibi olumsuz ihtimaller de bulunmaktadır. Neticede hangi tutar üzerinden yasal süreç başlatacağına, söz konusu ihtimallerin gerçekleşme olasılıklarını, avantaj ve dezavantajlarını her somut olayın özelliği de gözönünde bulundurularak yasal süreç başlatmak zorunda kalan meslektaşımız verecektir.
Yukarıda alıntıladığım cümlenizden böyle bir durumda AAÜT'ndeki miktarlarla sınırlı olanarak yasal işlem yapılabileceği şeklinde bir sonuç çıkması nedeniyle naçizane fikirlerimi paylaşmak istedim.
Saygılarımla.