Sayın belgin 1969 ;

Öncelikle gelen bilirkişi raporundaki rakamlar ile talep ettiğiniz ancak fazlayı saklı tututuğunuz rakamlar arasında sizin lehinize bir fark var bu nedenle davanızın neden kısmen kabul kısmen red şeklinde sonuçlandığını sadece aşağıdaki gerekçeye bağlıyorum.

Bilirkişi raporu geldikten sonra ıslah dilekçesi vermemiş veya karar celsesi sözlü olarak ıslah talebinizi zapta geçirmemiş iseniz Mahkemece verilen fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 750 TL nin hüküm altına alınması doğru bir karar.

Dosyanız Yargıtay da olduğunudan ve zamanaşımı noktasında sıkıntınız blunduğundan ek dava açabilirsiniz.Açacağınız ek davada İş Mahkemesi tarafından hüküm altına alının asgari ücret tarifesine göre yapılan hesap üzerinden açmanız gerekecektir.Aksi halde dosyanız Yargıtay tarafından bu haliyle onanırsa diğer ücret üzerinden talep edeceğiniz tutar nispetinde davayı yine kısmen kaybedersiniz.Olur da dosya Bozulursa o zaman zaten bozulma nedenlerine göre yine davanız görülecek ve hiçbir hak kaybına uğramayacaksınız kanaatindeyim.

Bu arada açacağınız ek davada da fazlaya ilişkin talep ve dava hakkınızı saklı tutmayı ihmal etmemenizi söyleyebilirim.Gerçi değişen HMK ile birlikte fazlayı talep ve dava hakkını saklı tutup tutmamanın bir önemi kalmadı ancak uygulama şu an için sizin de bildiğiniz üzere farklı farklı şekilllerde seyredebiliyor.Ayrıca şunu da söylemeden geçmek istemedim.Mahkeme hakiminin uygulama şekli ve söyleyeceğim şeydeki risk faktörü ne denli önemlidir bilinmez ancak kanaatimce yeni HMK ile birlikte ' derhal uygulanabilirlik ilkesi gereğince' artık davanızı açarken talep etmiş olduğunuz meblağı daha sonra ıslah ettiğinizde zamanaşımı ıslah tarihine göre değil davanın ilk açıldığı ( kısmıi davanın açıldığı tarih ) tarih itibariyle kesilmiş olduğu kanaatindeyim.Bu açıdan aslında zamanaşımı probleminizin olmadığı düşüncesinde olduğumu açık şekilde söyleyebilirim.Uygulama ve yorum farkı hariç