|
Alıntı: |
|
|
|
|
Yazan Av.Ömer Güntay |
|
|
|
|
|
|
|
Hüküm bidayette, her dava için belirsizdir; talep her dava açısından muayyen ve belirli olmak gerekir. (HMK.m.119/ğ)
Manevi tazminat davasına bu açıdan yaklaşmak; talebin belirlenebilirliğine ilişkin hükümlerden, hükmün belirsizliğini ayrı tutmak gerekir. Böylece belirsizin ne olup olmadığına ilişkin anlamsal paradoksal sonuçlar olmaz.
Ezcümle, manevi tazminat istemleri açısından, talep edilen tazminat belirlidir, belirli olmak gerekir; hükmedilecek tazminat belirsizdir; belki ödeme şeklinde bile tecelli etmeyecektir. (BK.m.49)
Saygılarımla.
|
|
|
|
|
|
Üstad,
talep edilen tazminat (alacak) tabiki belirlidir.(Dava dilekçeme onu yazıyorum zaten açarken davayı)
hükmedilecek tazminatta belirsizdir ona da şüphe yok.Hatta aynı davaya 10 değişik hakim baksın 10 değişik manevi tazminat hükmüyle karşılaşırız belkide.Bu konuda da hemfikiriz.
Belirsiz olan
talep edilmesi gereken tazminat (alacak) tır.Biz buna kısaca belirsiz alacak diyoruz.
Manevi tazminat alacağının da belirsiz alacak olduğunu düşündüğümüz içindir ki bu davalar belirsiz alacak davası şeklinde açılabilmelidir diyoruz.
Saygılarımla.