Mesajı Okuyun
Old 16-12-2011, 11:16   #13
avrecepefe

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşım,
konuyla ilgili bir davam hala devam ediyor. Ben Muvazaa tanımından ve Yargıtay Kararlarından yola çıktığımda devri şekle tabi hak ve alacaklar için de muris muvazaası nedenine dayalı olarak iptal davası açılabileceğini düşünüyorum. Bilindiği üzere muvazaada önemli olan gizli işlemin(bağış) şekle tabi olup olmamasıdır. Eğer gizli işlem şekle tabi değilse muvazaa değil tenkis davası açılmalıdır.
Örneğin; menkul veya bir miktar paranın devri elden teslim suretiyle gerçekleşir ve şekil koşulu olmadığı için bu tür devirler geçerlidir.(BK. m237/1) Mülkiyet intikal etmiştir.

Ne var ki; muvazaada, gizli işlem şekle bağlıysa ve bu gizli işlemeilişkin irade açıklamaları şekle uygun yapılmamışsa, görünüşteki işlemyapılırken yasaların öngördüğü şekle uyulmuş olması, gizli işlemdeki şekleaykırılığı gidermez. Bu durumda, görünüşteki işlem tarafların gerçekiradelerini yansıtmadığından herhangi bir sonuç doğurmadığı gibi, gizli işlemdahi şekle aykırılıktan dolayı geçersizdir.”(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun03.12.2008 Tarih, 2008/1-711 Esas, 2008/725 Karar sayılı ilamından)

Yine örneğin tapuya kayıtlı olmayan taşınmazların muvazaalı devrinde de devir işlemi geçerli olup ancak tenkis isteyebilirsiniz.
Ancak, taşınır mal, yani mehkul olsa da örneğin trafiğe kayıtlı araçların devri noterde gerçekleştirilmek zorundadır. Aksi halde devir geçersizdir. Trafiğe kayıtlı aracın mirasçılardan mal kaçırılmak amacıyla devri halinde muvazaa sebepli iptal davası açılabilir. Yargıtayın kararını ekleyeceğim.
Şirketlere gelince;
Yargıtayın bu konuda çok kararını bulamadım. Ancak aşağıda ekleyeceğim A.Ş. ile ilgili bir kararı var. Fakat bu karar LTD.ŞTİ. ile ilgili olaylara uygulanamaz. Zira kural odur ki Anonim Şirketlerde hisse devri için pay senetlerinin elden teslimi yeterlidir. Yani TTK:520. maddede LTD.ŞTİ hisseleri nin devri için getirilen bir şekli zorunluluk gibi kural A.Ş ler için geçerli değildir.(TTK m.415)
Burada bilinmesi gerekn şey, parasını babası vermek suretiyle kuruluş aşamasında çocuk ortak yapılmışsa burada hisse devri değil para bağışı vardır ve muvazaaya dayanamazsınız.
Dava dışıA.Ş.’ nin dava dosyası içerisinde bulunan ana sözleşme metni ve tadillerinde şirketpaylarının hamiline olarak düzenleneceği belirlenmiştir. Ayrıca, payın devrininherhangi bir şekle tabi olacağı da ana sözleşme de kararlaştırılmış değildir.Bu durumda davalıların elinde hamiline yazılı pay senetleri de bulunduğunagöre ve bunların iptalleri sağlanmadıkça geçerli olacaklarının da kabulügerektiğinden, bu senetlerin bağış yolu ile bu davalıya intikal ettirilmesi BK.nun 237 nci maddesine göre geçerli bir işlemdir. O halde, bu davalının dadava konusu payları muvazaa yolu ile aldığı gerekçesiyle geçersiz sayılmasıdoğru görülmemiştir.
Mirasçı Fehmi’nin A.Ş deki paydaşlığının muvazaasebebiyle iptal edilemeyeceğine hükmedilen kararın gerekçesinde, Bu ilişkide, şirket ortaklık sözleşmesi murisile bu davalı arasında olmadığından taraflar arasında nisbi (mevsuf) birmuvazaadan söz edilemez.Paranınbağışlanmış olması BK. nun 237 nci maddesi hükmü uyarınca geçerlidir ve birşekle bağlı değildir. O halde, bu davalının, dava dışı Anonim şirkettekipaydaşlığının muvazaa sebebiyle iptali mümkün değildir. Neticesine varıldığı gözden kaçırılmamalıdır.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 1998/9242 Esas ve 1999/4123 Karar )