Mesajı Okuyun
Old 14-12-2011, 10:35   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Katkı-2

Yargıtay 11 HD. 2006/7575 E. , 2007/10513 K., 09.07.2007 tarihli aşağıdaki kararında ise, ilave edilen sürenin "hak düşürücü süre" olduğu yönündeki yerel mahkeme kararının ONANMASINA karar vermiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, davaya konu bononun vade tarihinin 05.02.2001 olup, 3 yıllık zamanaşımı süresinin 06.02.2004 tarihinde dolduğu, TTK.nun 644. maddesine göre açılan alacak davasının senet zamanaşımı süresinin dolmasından itibaren bir yıl içerisinde açılması gerektiği, bu davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olduğu gerekçesiyle, hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve bu davanın TTK.nun 644. maddesine dayalı olarak açılıp, sonuçlandırılmış bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

--

Bu karara kesinlikle katılmıyorum. İlave edilen süre hak düşürücü süre olmayıp, BK.66. maddesinde tanzim edilen sebepsiz zengileşme için uygulanan ZAMANAŞIMI süresidir. Zamanaşımı sürelerinin kesilebileceği ise açıktır.

İlk eklediğim kararda yer alan ve aynen:

Alıntı:
Fakat TTK. 644. maddesinde zikredilen sebepsiz iktisabın MK. da dahsi geçen sebepsiz iktisaptan farklı bir hukuki müessese olduğunu gösteren açık hüküm mevcut değildir. TTK.nun 1 inci maddesinde ( Türk Ticaret Kanunu Türk Medeni Kanununun ayrılmaz bir cüz'üdür... hakkında ticari bir hüküm bulunmayan ticari işlerde mahkeme, ticari örf ve adete bu dahi yoksa umumi hükümlere göre karar verir ) hükmü mevcuttur. Sebepsiz zenginleşme ile ilgili genel hukumlar BK. nun 61 ve müteakip maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Emre muharer senet imzalayan kişi, genellikle karşılığında bir iktisadi değer almıştır. Lehter veya hamil ise senedi alırken karşılığında maddi bir değer vermiştir. Kambiyo senedi zamanaşımına uğradığından, lehtar veya hamil, bu hakkın senede dayanarak kullanamaz bir duruma girdiğinden keşideci borçlu, senet bedeli kadar sebepsiz zenginleşmiş olmaktadır. BK. nun 66. maddesine göre, sebepsiz iktisapta bir yıllık zamanaşımı süresi uygulanır. Bu sebeple, kambiyo senetlerinde sebepsiz zenginleşme halinde de bir yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması, Türk Ticaret ve Borçlar Hukukunun genel düzenlemesine uygun olacaktır.

Şeklindeki gerekçe kanaatimce daha doğrudur.