Mesajı Okuyun
Old 27-11-2011, 20:33   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Yüksek Sağlık Şurası 11.04.1928 gün ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına dair Kanunun 75. maddesindeki açık hüküm nedeniyle, CMK. anlamında kendisine başvurulması zorunlu olan bir bilirkişi durumunda ise de, hukuk davalarında HMK'da öngörülen nitelikte, resmi bilirkişi değildir. Mahkeme Yüksek Sağlık Şurasına başvurup başvurmamakta serbesttir ve onun raporuyla bağlı bulunmamaktadır. Hukuk davalarında, mahkemelerin Yüksek Sağlık Şurası raporlarına itibar etme zorunlulukları yoktur.Böyle olunca kanımca mahkemece yapılması gereken iş üniversitelerin Ana Bilim Dallarında Görevli konusunda uzmanlık sahibi bilirkişilerden oluşturulacak bir kurula ya da Adli Top ilgili ihtisas dairesine inceleme yaptırılarak müvekkilinize yapılan operasyonda uygulanan yöntemde herhangi bir mesleki ihmal, tedbirsizlik ya da dikkatsizlik bulunup bulunmadığı, müvekkilinizin yüzünde deformasyon oluşup oluşmadığı, bu durumun meslekte kazanma gücüne yol açıp açmadığı, açıyorsa oranı, estetik güzelliğini bozup bozmadığı,oluşan bu durumun malpraktis mi komplikasyon mu olduğu saptanmalıdır.Bu husus yargılama sırasında saptanacaktır. Bunun için de müvekkilinizin ameliyat öncesi ve sonrasına ilişkin tüm hasta ve gözlem kağıtları, ameliyat notları, rapor ve epikrizleri, film ve grafileri ve diğer tüm tıbbi belgeler hastaneden istenecek, daha sonra bu belgelerle birlikte müvekkiliniz muayene edilerek hakkında bilirkişi raporu düzenlenecektir. Şimdiden rapor alınmasına gerek bulunmadığını düşünüyorum. KOLAY GELSİN