Mesajı Okuyun
Old 22-11-2011, 12:26   #4
M.SERDAR DEMİRTAŞ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2009/2-203
Karar: 2009/253
Tarih: 10.06.2009
ÖZET: Dava konusu taşınmazdaki daire kooperatiften 1997 yılında edinilmiş ve davalı adına tapuya tescil edilmiştir. Kooperatif üyeliği 1994 yılı olup, tarafların her ikisinin de çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacı koca yurt dışında çalışmış ve geliri davalı kadına 1994 yılından itibaren göndermiştir. Davacının 1994 yılından 24.10.1997 tarihleri arasında gönderdiği miktar saptanıp bu miktardan Türk Yasası Medenisinin 152. maddesi gereğince ailenin infak ve iaşe giderinin düşülerek geri kalan tasarruf miktarının 1997 yılındaki değeri dairenin değerine oranlanarak katkı oranının belirlenmesi bu oranın dava tarihindeki dairenin değeri ile çarpılarak katkının belirlenmesi ve belirlenen bu bedelin ıslah gününden itibaren kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir.
(743 sayılı MK. m. 152) (4721 sayılı MK. m. 186)
KARAR METNİ:
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki "Katkı Payı Alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.06.2007 tarih ve 2006/707 E.,2007/705 K. s. kararın tetkiki davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 14.10.2008 tarih ve 2007/17255 E., 2008/13328 K. s. ilamı ile; (... Dava 15.08.2002 gününde açılmış olup değer artış payı (katkı payı) istemine ilişkindir.
Dava konusu 676 parsel s. taşınmazdaki daire kooperatiften 24.10.1997 gününde edinilmiş ve davalı adına tapuya tescil edilmiştir. Kooperatif üyeliği 1994 yılı olup, tarafların her ikisinin de çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacı koca yurt dışında çalışmış ve geliri davalı kadına 1994 yılından itibaren göndermiştir. Davacının 1994 yılından 24.10.1997 tarihleri arasında gönderdiği miktar saptanıp bu miktardan Türk Yasası Medenisinin 152. maddesi gereğince ailenin infak ve iaşe giderinin düşülerek geri kalan tasarruf miktarının 24.10.1997 tarihindeki değeri dairenin değerine oranlanarak katkı oranının belirlenmesi bu oranın dava tarihindeki dairenin değeri ile çarpılarak katkının belirlenmesi ve belirlenen bu bedelin ıslah gününden itibaren kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava katkı alacağı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların boşandıklarını, 676 Ada 1 Parsel s. taşınmazda bulunan dairenin çalışması sonucu davalıya göndermiş olduğu paralarla alındığını, tamamı davacının geliri ile elde edilen taşınmazın hiç değilse yarısının tapusunun iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davasını ıslah ederek 20.092,00 YTL. katkı payının kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, iddiaların asılsız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin davanın kısmen kabulüne dair verdiği karar, Özel Dairece yukarda belirtilen sebeple bozulmuş, mahkemece bilirkişiden görüş alınmasına gerek görülmeyerek önceki kararda kısmen direnilmiştir.
"Bilirkişi rey ve mütalaası" hakimi bağlamaz ise de hakimlik mesleği dışında özel ve teknik bilgi gerektiren bir halde hakim şahsi bilgisi ile karar veremez. Ayrıca somut olayda dava konusu taşınmazın değerine ait alınan iki rapor birbiriyle çelişkili olup hükme dayanak olamaz.
O durumda mahkemece yapılması gereken, öncelikle taşınmazın değeri konusunda yeniden rapor alıp çelişkiyi gidermek ve bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırmaktır.
Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Bu sebeple direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇavacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istem halinde temyiz peşin harcının iadesine, 10.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak: Corpus
[Copyright © Ced Dağıtım Medya Yazılım - Corpus Mevzuat ve İçtihat Programı]