Mesajı Okuyun
Old 24-10-2011, 16:02   #22
Av.Fatih KISA

 
Varsayılan

DAVADA MAZERET BİLDİRİMİ:MAZERETLERDE İZLENECEK YÖNTEM[*]

ÖZET: Mazeretini bildiren tarafın bunu belgelendirmesi gerektiği gibi, yargılamanın
devamlılığını sağlamak için gerekli gün tebliği giderini de yatırması gerekir.
Bu görevlerini yerine getirmeyen davacının davasının işlemden kaldırılması, bu noktadan sonra
da takip edilmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya uygundur.

YHGK E: 2010/9-491 K: 2010/593 T: 10.11.2010


Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;
Kadıköy 3 İş Mahkemesi’nce davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 07.09.2009 gün ve
2008/884-491 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili[*] Gönderen Av. Ayşenur YILMAZ Kadıköy
3. İş Mahkemesi Yargıcı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 22.01.2010 gün
ve 2010/396-924 sayılı ilamı ile;
“... Mahkemece davacının duruşmaya katılmadığı celsede başka mahalde aynı saatte yargılaması
yapılan dava duruşmalarının olduğu belirtilmiş ve buna ilişkin belgeler iletilmiştir. Bu konuda
mahkemece bir araştırma yapılmamıştır.

Başka mahalde duruşmalar olduğuna dair belgeler temyiz dilekçesinde eklidir. Bu nedenle davacının
duruşmaya katılmama nedeni haklı gerekçeye dayanmaktadır. Kaldı ki davalı vekilinin de aynı celsede
davanın takipsiz bırakılmasına dair açıkça beyanı da bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle
14.05.2009 tarihli celsede davacının mazereti geçerli kabul edilerek neticesine göre işlem yapılması
gerekirken davanın işlemden kaldırılıp açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasalara aykırı
olup, bozmayı gerektirmiştir...” gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan
yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda dilenilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve
dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece; “dosyanın HUMK’un 409/1.ve 2. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı tarihten
itibaren 3 ay içinde yenilenmediği” gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire yukarıda belirtilen gerekçe ile mahkeme kararını
bozmuştur.

Mahkemece; HUMK’un 253/11. 377/1 maddelerinin açık olduğu, tebligat giderinin yatırılmadığı,
HUMK’da duruşma gününün kalemden öğrenilmesi şeklinde bir düzenlemenin bulunmadığı, davacının mazeret dilekçesi verdiği, ancak mazeretini belgelendirmediği gibi pul da eklemediği, davalı vekilinin ise davayı takip edeceğini açıkça belirtmediği ve mazereti mahkemenin takdirine bıraktığı, hukuk davalarında davacının temyiz dilekçesinde iddia ettiği şekilde tarafların mazereti olması halinde bunun suç üstünden karşılanacağının hüküm altına alınmadığı, bu nedenle duruşmaya gelen taraf davayı takip etmeyeceğini açıkça bildirmemekle beraber tahkikata gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilmesini de açıkça istemez ise, mahkeme tarafında dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi
gerektiği,,,” gerekçesi ile önceki kararda direnilmiştir. Hükmü davacı vekili temyize getirmiştir.
Öncelikle hukuki sorunun belirlenmesi ve çözümlenmesi için yargılama aşamasında sunulan mazeret
dilekçelerinin, davalının mazeret dilekçelerine karşı tutumu ve mahkemece yapılan işlemlerin
açıklanmasında yarar vardır: Dava dilekçesinin verilmesi ile birlikte mahkemece duruşma günü
27.11.2008 olarak belirlenmiş ve taraflar usulüne uygun şekilde duruşmaya davet edilmişlerdir.
27.11.2008 günlü celsede davacı vekili tarafından aynı tarihli mazeret dilekçesi verilmiş; dilekçeye
başka mahkemelerde bulunan duruşmalara ait Yargıtay Kararları 143 zabıtlar (7 adet) ile birlikte post
pulu da eklenmiştir. Mahkeme tarafların katılmadığı 27.11.2008 günlü celsede davacının mazeretini
kabul edip duruşma gününün ve cevap dilekçesinin tebliği ara kararını almıştır. Duruşma zaptı taraflara usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmiştir. 14.5.2009 günlü celse için davacı yine mazeret dilekçesi vermiş; duruşma