Mesajı Okuyun
Old 18-10-2011, 14:36   #4
üye31284

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan çaçaça
Sayın meslektaşlar.. Boşanma davasını taraflar birer dakika arayla açıyorlar. (Biz bir dakika erken davranmışız.) Her iki davada da sebep şiddetli geçimsizlik. Aynı olaylar farklı pencerelerden anlatılıyor. Tek fark, karşı tarafın açtığı davada nafaka talebi var ama bizimkinde yok.
1-)Sizce bu dosyalar birleştirilmeli midir? Yoksa derdestlik sebebiyle 2. dava red mi edilmelidir?
2-) Dosyaların birleştirildiğini kabul edersek. Her iki taraf da aynı fikirde olduğundan muhtemelen boşanmaya karar verilecektir. Bununla beraber karşı tarafın nafaka talebinin de kısmen de olsa kabul edileceğini düşünüyorum. Bu durumda mahkeme nasıl bir karar vermelidir? (Bana göre hakim boşanma sebepleri açısından bizi haklı bulursa bizim açtığımız davayı kabul etmelidir. Fakat bu durumda nafaka ile ilgili ne yapacaktır? Karşı tarafın açtığı davadaki boşanma talebini redetmesine rağmen karşı taraf lehine nafakaya hükmedebilecek midir? ) Şimdiden teşekkürler..

Tartışmaya açık olmakla birlikte, ben:

Farklı pencereler, SOMUT DURUMA GÖRE olayları farklı kılaBİLİR diye düşünüyorum. Dolayısıyla dava şartlarından olan derdestlik olarak değerlendirilemiyebilinir. Davaların birleştirilmesine karar verilebilir. Elbette dava aşamasında davalı-birleşen davanın davacısı lehine tedbir nafakasına hükmedilebilir. Ancak karar aşamasında sizin davanızın kabul edilmesi durumunda sizin daha az kusurlu olduğunuz sonucu çıkarıldığında, karşı taraf daha çok kusurlu olacağından lehine yoksulluk nafakasına hükmedilemeyecektir.


T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi

Esas: 1983/8792
Karar: 1984/966
Karar Tarihi: 10.02.1984

ÖZET:Her iki davanın aynı sayılması için gerekli şartlar bakımından maddi anlamda kesin hüküm ile derdestlik arasında hiç bir fark yoktur. Ne var ki kesin hüküm itirazında aynı davanın daha önce kesin olarak karara bağlandığı ileri sürüldüğü halde; derdestlik itirazında aynı davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için; maddi anlamda kesin hükümdeki gibi; her ki davanın taraflarının, konusunun, (müddeabihlerinin) ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. İlkin davanın tarafların aynı olması için tarafların her iki davada da aynı sıfatla (davacı veya davalı sıfatıyla) hareket etmiş olmaları gerekmez. Derdestlik itirazında dava sebebinden maksat da (hukuki sebepler değil) davanın dayanağını teşkil eden vakıalardır. Böylece derdestlik itirazında her iki davanın taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olduğu karısına varılırsa bu ikinci davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir[31].