Mesajı Okuyun
Old 17-10-2011, 17:43   #2
tiryakim

 
Olumlu

Alıntı:
Yazan Av.Ayşe Acar
Merhabalar
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip için önceden ihtar yapmak zorunlu mudur?

İhtar zorunlu ise elinde ihtarname örneği bulunan arkadaşlar paylaşabilir mi?
Saygılar

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2002/5063
Karar: 2002/6226
Karar Tarihi: 26.03.2002
 
KRED
İ BORÇLUSUNA YAPILAN TAKİP - İPOTEK VERENİN TAKİBİ - İPOTEK BORÇLUSUNA İHTARNAME TEBLİĞ EDİLMESİ GEREĞİ - BORCUN MUACCEL OLMASI - İKİ TAKİBİN BİRLEŞTİRİLMESİ İÇİN SÜRE VERİLMESİ - TAKİPTEN ÖNCEKİ ÖDEMELERE İTİRAZ
ÖZET: Asıl borçlu hakkında takip yapıldığı için ipotek verenin sonradan takip edilerek bu iki takibin birleştirilmesi mümkündür. Mercice alacaklıya ipotek borçlusuna ihtarname tebliğ ettirilmesi ve borç muaccel hale geldikten sonra adı geçen hakkında yeniden takip yapması, daha sonra da bu dosya ile birleştirilmesi konusunda mehil verilmesi bu işlemlerin yerine getirilmemesi halinde takibin tümüyle iptali gereklidir. Takipten önceki ödemelerle ilgili itiraz süreye tabi ve borçlunun sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; açıklanan ve süreye tabi olmayan şikayetin bu kurallar dairesinde kabulüne ve takibin limitle sınırlı olarak devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
(743 S. K. m. 802) (2004 S. K. m. 149)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: İİK. nun 149. maddesi gereğince kredi borçlusu ile birlikte taşınmaz üçüncü kişi tarafından rehnedilmiş ise bunlara icra emri gönderilir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, asıl borçlu hakkında takip yapıldığı için ipotek verenin sonradan takip edilerek bu iki takibin birleştirilmesi mümkündür. Mercice alacaklıya Medeni Kanunun 802. maddesi uyarınca ipotek borçlusuna ihtarname tebliğ ettirilmesi ve borç muaccel hale geldikten sonra adı geçen hakkında yeniden takip yapması, daha sonra da bu dosya ile birleştirilmesi konusunda mehil verilmesi bu işlemlerin yerine getirilmemesi halinde takibin tümüyle iptali gereklidir. Takipten önceki ödemelerle ilgili itiraz süreye tabi ve borçlunun sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Yukarıda açıklanan ve süreye tabi olmayan şikayetin bu kurallar dairesinde kabulüne ve takibin limitle sınırlı olarak devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26.03.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı