Mesajı Okuyun
Old 16-10-2011, 22:31   #2
tomas

 
Varsayılan

"İflasın ertelenmesi ile birlikte 6183 sayılı kanuna tabi alacaklar dahil tüm takipler durur, buna ertelemenin tatil etkisi denilmektedir. İflasın ertelenmesinin temel mantığı alacaklıların takiplerinden borçluyu erteleme süresi içinde korumak, mal varlığının parçalanmasını önlemektir. Gerçekten her bir alacaklı münferit takipler yoluyla borçlunun malvarlığından bir parça alıp götürürse geriye işletmeyi devam ettirecek bir malvarlığı kalmayabilir. İşte bunu engellemek için Amme alacakları dahil tüm takipler durur. Ancak alacaklılar takip yoluyla hak da arayamadıkları için zamanaşımı süreleri de bu erteleme süresince durmaktadır.
“Burada rehinli alacaklara bir imtiyaz tanınmıştır. İcra ve İflas Kanunu madde 179 b.II’ deki düzenlemeye göre, taşınır, taşınmaz rehni ve ticari işletme rehini sahibi alacaklılar, takibe devam edebilirler veya yeni takip yapabilirler. Ancak erteleme süresi içinde muhafaza tedbiri alınamaz ve satış işlemi gerçekleştirilemez. Erteleme süresince işleyecek olan faizlerin mevcut rehin ile karşılanamayacak olması halinde rehinli alacakların teminatlandırılması zorunluluğu gerekir. Bu da çok makul ve amaca hizmet eden bir düzenlemedir. Ancak İcra ve İflas Kanunu 206. maddenin 1. sırasındaki işçi alacakları için haciz yoluyla takip yapılabilir. Bu sistemi bozmuştur. Kanuna göre rehinli alacaklılar, ipotekli alacaklılar bile muhafaza tedbiri uygulayamıyor, fakat 206. maddenin birinci sırasındaki alacaklara ilişkin takipler de durmuyor.Burada rehinli alacaklara bir imtiyaz tanınmıştır. İcra ve İflas Kanunu madde 179 b.II’ deki düzenlemeye göre, taşınır, taşınmaz rehni ve ticari işletme rehini sahibi alacaklılar, takibe devam edebilirler veya yeni takip yapabilirler. Ancak erteleme süresi içinde muhafaza tedbiri alınamaz ve satış işlemi gerçekleştirilemez. Erteleme süresince işleyecek olan faizlerin mevcut rehin ile karşılanamayacak olması halinde rehinli alacakların teminatlandırılması zorunluluğu gerekir. Bu da çok makul ve amaca hizmet eden bir düzenlemedir. Ancak İcra ve İflas Kanunu 206. maddenin 1. sırasındaki işçi alacakları için haciz yoluyla takip yapılabilir. Bu sistemi bozmuştur. Kanuna göre rehinli alacaklılar, ipotekli alacaklılar bile muhafaza tedbiri uygulayamıyor, fakat 206. maddenin birinci sırasındaki alacaklara ilişkin takipler de durmuyor. İşçi alacaklarının korunması sosyal devlet anlayışı içerisinde kabul edilebilir olmakla beraber, iflasın ertelenmesi kurumunun mantığı ve sistemi ile bağdaşmamaktadır.
T.C. KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÖZEL HUKUK YÜKSEK LİSANS PROGRAMI SERMAYE ŞİRKETLERİNİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI (ÖH 501) DERSİ İÇİN ÖDEV OLARAK SUNULMUŞTUR. KASIM, 2005 İSTANBUL
Av. Aydın Musa Ballı'nın Makalesinden alıntıdır. Ayrıntılı bilgi için ilgili makaleye bakmanızı tavsiye ederim.
http://www.turkhukuksitesi.com/makale_240.htm