Mesajı Okuyun
Old 01-10-2011, 16:34   #11
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Kambiyo senedinin mücerretliğine, alacağın varlığı için temel ilişkinin kanıtlanmasına gerek bulunmamasına, davacının iddialarını senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte delillerle ispatlaması gerektiğine ilişkin bir Yargıtay kararı:


Alıntı:
T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/1299
Karar: 2005/11990
Karar Tarihi: 02.12.2005

MENFİ TESPİT DAVASI - SENEDE BAĞLI OLAN HER ÇEŞİT İDDİAYA KARŞI DEFİ OLARAK SÜRÜLEN VE SENEDİN HÜKÜM VE KUVVETİNİ ORTADAN KALDIRACAK VEYA AZALTACAK NİTELİKTE BULUNAN HUKUKİ İŞLEMLERİN TANIKLA İSPAT OLUNAMAYACAĞI HUSUSU
ÖZET: Davalının alacağının kambiyo senedine dayalı olmasına, kambiyo senedinin illetten mücerret olup, alacağın varlığı için temel ilişkinin kanıtlanmasına gerek bulunmamasına, senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin tanıkla ispat olunamayacağına, davacının senedin teminat senedi olduğunu yazılı delille kanıtlayamadığından yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.


(2004 S. K. m. 72) (1086 S. K. m. 290)

Dava: Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. Haluk Köksoy gelmiş, davalı tarafından kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Karar: Dava, davacının keşidecisi davalının lehdarı bulunduğu bonoların teminat olarak verildiği ve bu bonolarla borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve davacının davalıya yönelttiği yeminde gözetilerek davanın kısmen kabulüne, davacının 14.950.000.000. TL.lık bono ile ilgili davasının reddine, henüz takibe konulmamış 10.000.079.460. TL.lık senetten dolayı davalıya 3.600.000.000. TL. borçlu olduğunun tespitine, bakiye kısımla ve 15.000.000.000. TL.lık çekle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Sonuç: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davalının alacağının kambiyo senedine dayalı olmasına, kambiyo senedinin illetten mücerret olup, alacağın varlığı için temel ilişkinin kanıtlanmasına gerek bulunmamasına, HUMK. nun 290. maddesi gereği senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin tanıkla ispat olunamayacağına, davacının senedin teminat senedi olduğunu yazılı delille kanıtlayamadığından yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.12.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları