Mesajı Okuyun
Old 01-10-2011, 16:05   #10
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
by dinçer
Alıntı:
Davalı yan ise; davayı kazanmak için asıl ilişki noktasında bir takım iddialarda bulunan davacı yanın dava dilekçesine cevap verirken her ne kadar asıl ilişkiyi ispat külfeti altında olmayıp, mücerretlik ilkesine dayanarak davayı sürdürebilir ise de böylesi bir durumda da davalı yan davayı kaybedecektir.İşte davalı yanın, davacı yanın asıl ilişki noktasındaki iddialarına cevap verip vermemesi dosya akibetini belirleyecektir.

Salt mücerretlik ilkesine dayanılarak bu davanın davalı tarafından kazanılabilme ihtimali oldukça düşüktür.Bunun yanında davacının asıl ilişki noktasındaki iddialarına cevap vermeyen veya mantıklı cevap vermeyen davalı yan açısından mücerretlik ilkesinin hiçbir ehemmiyeti kalmayacaktır diye düşünüyorum.

Sayın dinçer;

Size katılmam mümkün değil.

Kıymetli evrak mücerret olduğundan, doğumuna sebep olan ilişkiden de bağımsız ve soyuttur. Bunun anlamı, kambiyo senediyle ilgili bir ihtilaf halinde hamil alacağını sadece bu kıymetli evraka dayandırabilir; ayrıca temelde yatan asıl borç ilişkisinin varlığını ve mahiyetini de ispat etmek zorunda değildir. Kambiyo senedinin tanzimine ilişkin asıl/alt ilişkinin bulunması olağan olsa da, bu, şart değildir; olmayabilir de... Kambiyo senedinin mücerretliği ilkesi ispat külfetini menfi tespit davalarında davacı/borçluya yükler. Kambiyo senedinin mücerretliği, geçerli bir temel ilişkinin bulunmadığını iddia ve bunu ispat yükünü, ve şahsi def’ilerin ileri sürülmesiyle ispatını kambiyo borçlusu davacıya geçirir. Asıl ilişki konusundaki iddia, itiraz ve def'ilerini davacı/borçlunun ispatlaması her halükarda zorunludur. Davalı/alacaklı yanın hiçbirşeyi ispatlamasına gerek yoktur. Davacının iddialarına cevap vermek zorunda değildir; cevap vermediğinde ve davacı/borçlunun iddia ettiği alt ilişkiyi ispat etmediğinde, bu sebeple davayı kaybetmez. Alacaklı/davalı ancak ve ancak; davacı/borçlu iddialarını ispat ettiğinde ve kendisi ise aksini ispat edemediğinde davayı kaybeder. Siz borçlu olarak dava dilekçenizde, "kambiyo senedinin düzenlenmesine ilişkin temel borç ilişkisi yok, alacaklı davalı bunu ispatlasın" diyemezsiniz; zira temel ilişkinin ve borcun olmadığı ve diğer iddialarınızın kendiniz tarafından ispatlanması gerekir. "Kambiyo senedinin mücerretliği ilkesi" tüm bunları kapsar.

Alt/temel ilişkiye karşı iddia edilecek olayların, itirazların, def'ilerin müddei/borçlu tarafından ispatının beklenmesi yerine, borçlunun bu iddialarının aksinin hem cevap dilekçesi ile ileri sürülmesi ve hem de alt ilişkinin ispatının alacaklıdan beklenmesi söz konusu olacaksa; "kambiyo senedinin mücerretliği ilkesinin" ne önemi kalırdı söyler misiniz? Alacaklı/davalı, cevap dilekçesinde bononun ihdas sebebini değiştirmedikçe, birşeyi ispatlamak zorunda değildir. Zira elinde sebepten ve temel ilişkiden soyut bir kambiyo senedi vardır.

Saygılarımla...