Mesajı Okuyun
Old 21-09-2011, 16:39   #2
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan gugule
Merhaba...

Yerel mahkeme kararının temyiz ile bozulması üzerine yetki belgesi ile davalı vekili olarak duruşmalara katılmış olan avukata yeni duruşma günü tebliğ edilerek bu vekilin yokluğunda bozma ilamına uyulmuş ve davalı vekilleri yokluğunda yeni bir karar verilmiştir. İş bu karar da dosyaya istifa sunmamış olan yetki belgesi ile duruşmalara katılan vekile tebliğ edilmiş ve süresinde temyiz edilmemiştir.
Asıl vekil daha sonra yetki belgesi ile davalara katılan avukatın işyerinden ayrıldığından bahisle dilekçe ibraz etmiş; katip ve hakim imzalı tutanak tutularak ilamın asıl vekile tebliği ile temyiz süresinin bu tebliğ tarihinden itibaren başlayacağına karar verilmiştir.

Yetki belgesi sunan avukat halen bağımsız olarak avukatlık yapmaktadır. İstifa dilekçesi sunulmadığı sürece vekillik sürdüğünden kararın kesinleştiğini düşünüyorum. Mahkemenin bu tutanağını nasıl aşabileceğimi ve kararı nasıl kesinleştireceğimi çözemedim. Yardımlarınız için teşekkür ederim..

Tebligat Kanunu 11/1 uyarınca vekillerden birine yapılan tebligat geçerlidir. Bu açıdan yetki belgesi ile vekil tayin edilen avukatın diğerinden bir farkı yoktur. Yazdığınız gibi, azil ya da istifa yok ise, vekil vekildir.

Alıntı:
Yazan Tebligat Kanunu 11/1

Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır. Ancak, Ceza Muhakemeleri Usulu Kanununun, kararların sanıklara tebliğ edilmelerine ilişkin hükümleri saklıdır.

Temyiz süresinin geçmesi nedeniyle Yargıtay incelemesinde temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekir. Bu hususu temyize cevaben bildirmeniz yeterli olacaktır.