12-09-2011, 01:55
|
#36
|
|
Ay, dolunay olduğundan beri yavaş hareket ediyor, ufka varması çok daha uzun zaman alıyor.
Gece uzun, gece karanlık, gece sessiz. Dolunaya bakarken saatler akıp gidiyor.
İçtikleriyle ilgisi yok, uykusu geliyor insanın.
Karşı apartmanlarda herkes yattı. Adalarda bile azaldı ışık. Dolunay, saat iki istikametinde; oysa saat üç. Esniyorum.
Bir yudum... Bir nefes.. Bir şiir...
Yok; "yarın" demenin anlamsızlaştığı saatlerde, "yarın" demeyeceğim. Ama yarın -yine de dedim- önemli bir gün. Dinlenmeliyim.
Dinlenmek için, kendimi dinlememeliyim.
(12.09.2011)
|