Mesajı Okuyun
Old 11-08-2011, 16:26   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şükrü Y.KAYA
İnançlı temlik için yazılı delil başlangıcının satış sözleşmesinden önce veya aynı anda imza altına alınmış olması gerektiği hakkında bir yargıtay kararı sunuyorum aşağıda.. Bizim davamızda da satışlardan yaklaşık 20 sene sonra yazılı delil başlanıcı imza altına alınmıştır...

Alıntı:
Yazan Av.Şükrü Y.KAYA
...En nihayetinde 4. maddenin ayrı bir sözleşme olduğu kabul edilse dahi, inançlı temlik hukuksal nedenine dayanmak için yazılı delil başlangıcının tapu devir tarihlerinden önceki bir tarihte olması gerektiğine ilişkin 2005 yılı HGK kararı sunduk. (Ancak 2010 yılında HGK'nın istikrar bulmuş bu kararından döndüğü gerçeği de vardır.)...


Sizin de belirttiğiniz üzere; Yargıtay HGK, 14.07.2010 T., Esas: 2010/14-394, Karar: 2010/395 sayılı kararı :"...Her ne kadar söz konusu belge, işlem tarihinden sonraki bir tarihte düzenlenmiş olsa da, 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İnançları Birleştirme Kararında belgenin yazılı olmasından başkaca bir şart aranmadığı dolayısı ile inanç sözleşmesinin düzenleme tarihinin işlem tarihinden önce veya sonra olmasının sonuca etkili olmayacağı ve hakkın elde edilmesini kısıtlamayacağı hususu yukarıda etraflıca açıklanmıştır..." şeklinde (isabetli olarak) belirttiğiniz değerlendirmesinden dönmüştür.

Kararın tamamı için bkz:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=12068

Alıntı:
Yazan Av.Şükrü Y.KAYA
...Dava terditli açılmış dava da tapu iptali değil alacak davası olan ikinci talep karar bağlanmıştır. O halde hakim talepten fazlasına karar veremez ise de azına karar verebileceğinden dosyadan anlaşılan davalının alacağını mahsup etmek zorundadır diye düşünüyorum...


Daha önce de belirttiğim üzere mahsup bir itirazdır ve hakim, mahsup itirazını göz önünde bulundurmadan karar vermişse yargıtay, bu hususu dikkate alacaktır. Lakin bu sonucun sebebi sizin belirttiğiniz; hakim, talepten daha azına karar verebilir mantığından mütevellit değildir.

Saygılar...