Mesajı Okuyun
Old 09-08-2011, 05:46   #3
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim. Eklemediğim bir nokta kalmış:
Adi yazılı belgede - aşağıdaki şartlar dahilinde D'nin ortaklığı son bulacaktır - denildikten sonra 4 maddelik bir sözleşme yapılmıştır.
TTK ya göre de ortaklık sadece hisse devri ile son bulabilir.
O halde ortaklığın son bulması 4 maddenin de yerine getirilmesine bağlıdır.
Öyle ise sözleşme apaçık bir hisse devir vaadi sözleşmesidir. Zira 2 gün sonra hisse devri de yapılmıştır. TTK 520 nin aradığı şekil şartı da ispat değil geçerlilik şartı ve emredici hukuk kuralı niteliğini haiz olduğuna göre 4 maddesi de aynı amaca özgülenen sözleşmenin zorlama yorumlarla ayakta tutulamayacağı kanaatindeyim...

HUMK 74 kapsamında herhangi bir sıkıntı yoktur.
Dikkat buyurmanızı istediğim bir nokta şudur ki, dava tapunun aynına ilişkin ilk taleple değil alacak talebi ile karara bağlanmıştır. Öyle ise tarafların hepsi eşit payda ortak olduğuna göre alacakları da bellidir. Takas def-i ileri sürülmesini şart koşmak ne kadar hukukidir? Zira hal böyle olursa dosyadan anlaşılsa dahi hakim re'sen nazara alamayacaktır. Oysa benim bahsettiğim davanın alacak davasına dönüştüğü ve sözleşmeye göre de karşılıklı alacaklar değil, bütün taşınmazları kül olarak değerlendiren bir sözleşmenin varlığıdır. Bütün taşınmazları tek bir bedele bağlayarak 4 e bölen belgeye göre tek bir borçlu sadece D olacaktır. Zira usul ekonomisi de bunu gerektir. Takas için tarafların aynı olması gerekse de, nedenlerin aynı olması salt takası gerektirmez diye düşünüyorum. Kaldı ki burda karşılıklı alacaklı - borçlu sıfatları olmayıp, sadece D borçlu çıkmaktadır.

Günün sözü: Avukat, en az kendisi kadar hukuku bilen hakimlerin olduğu bir mahkemede başarıya ulaşabilecektir.