Mesajı Okuyun
Old 13-07-2011, 21:35   #2
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Akgun,

Alıntı:
Yazan Rasit Akgun
Herkse selamlar. Ne özel mesaj atma hakkım ne de konuya yanıt verme hakkım olduğundan, konuyu buraya açmak durumunda kaldım umarım hatalı değilimdir. Öncelikle; konunun orijinal linki:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=60323

Özetleyecek olursak;
Örneğin bankada çift imza kuralı vardır. Sadece tek yetkili imzaladığı zaman, hukuki ve cezai sorumlulukları olduğu zaten belirtiliyor kanunda. Ama asıl mesele, bu çekin kambiyo senedi vasfı olur mu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatılabilir mi?

Yargıtay kararlarında da kanunlarda da buna dair kayda değer bir şey bulamadım.

Orijinal konuda bir Avukat Hanım şöyle yazmış:

TTK m.730: "Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da tatbik olunur:
...3. Borçlanmaya ehil olmıyan kimselerin imzasına, salâhiyetsiz imzaya, keşidecinin mesuliyetine ve açık poliçeye ait 589 - 592 nci maddeler;..."

TTK m.590: "Temsile salâhiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatiyle bir poliçeye imzasını koyan kimse, o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi ödediği takdirde temsil olunan haiz olabileceği haklara sahip olur. Salâhiyetini aşan temsilci için dahi hüküm böyledir."

maddeleri gereği çekte imzası bulunan kişi borçlu gösterilerek kambiyo senetlerine mahsus takip başlatılabilir.

Ben de şu soruyu bütün bilgisi olanlara soruyorum aslında:
Sayın Av. Nevra Öksüz, son cümlenizdeki yargınıza nasıl ulaştığınız konusunda biraz yardımcı olabilir misiniz? Zira bu yargıyı ne ben ne de avukat arkadaşlar çıkaramadık. ".. bir şahsın temsilcisi sıfatıyle.." kısmındaki şahıs ifadesine acaba tüzel kişiler de dahil midir? Dahil olsa dahi bu yargıya varılabilir mi?

Öncelikle THS ailesine hoşgeldiniz

Konu, bankada "çift imza" kuralı olması konusu değildir; sehven mi (yoksa banka, anonim şirket statüsünde ve TTK m.321'in geçerliliği söz konusu anlamında mı) yazdınız bilemiyorum; lakin verdiğiniz linkteki husus, şirketin çift imza ile temsil ve ilzam edilmesi ile ilgilidir.

Şirketin çift imza ile temsil ve ilzam edileceği şirketçe belirlenmiş ve ticaret sicilinde ilan edilmiş+keşide edilen çek ise bu şirkette çift imza ile temsil ve ilzam yetkisi verilen iki kişiden (A ile B diyelim) sadece biri (A veya B)tarafından keşide edilmiş ise işbu çekin kambiyo vasfı var mıdır?

İlgili madde:
TTK m.692: " Çek:
1. "Çek" kelimesini ve eğer senet Türkçe'den başka bir dille yazılmış ise o dilde "Çek" karşılığı olarak kullanılan kelimeyi;
2. Kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedelin ödenmesi için haveleyi;
3. Ödeyecek kimsenin "muhatabın" ad ve soyadını;
4. Ödeme yerini;
5. Keşide gününü ve yerini;
6. Çeki çeken kimsenin (Keşidecinin) imzasını;
İhtiva eder."
bu maddede bizi ilgilendiren husus, 6.benttir. Olayımıza konu çekte keşide eden A veya B'nin imzası vardır ve senet, çek vasfındadır. Neden senedin çek vasfını yitirdiğini ve çekle ilgili kambiyo takibi yapılamayacağını düşündüğünüzü açıklarsanız; daha aydınlatıcı bir cevap verebilirim.

İşbu çekten dolayı tüzel kişi şirketi sorumlu tutabilmek için A ve B'nin birlikte imzası gerektiğinden ve ancak bu ahvalde çekin keşidecisi tüzel kişi şirket olabileceğinden, tüzel kişi şirketi çekten dolayı sorumlu tutamazsınız. Bu durumun istisnası elbette vardır. Örn: BK m.38: "Bir kimse salahiyeti olmadığı halde diğer bir şahıs namına bir akit yaptığı takdirde, bu şahıs bu akde icazet vermedikçe alacaklı veya borçlu olmaz. Diğer tarafın, temsil edilenin münasip bir müddet içinde o akde icazet verip vermiyeceğini beyan etmesini talebe hakkı vardır. Bu müddet zarfında icazet verilmediği halde, o kimse mülzem olmaz.". Yani şirket tek imzaya rağmen çeke icazet verirse o zaman tüzel kişi şirketi çekten sorumlu tutabilirsiniz.

Diğer sorunuza gelince TTK m.590 (Temsile salâhiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatiyle bir poliçeye imzasını koyan kimse, o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi ödediği takdirde temsil olunan haiz olabileceği haklara sahip olur. Salâhiyetini aşan temsilci için dahi hüküm böyledir.) tüzel kişiler için de uygulanan bir maddedir. Ve evet TTK m.590'daki -şahıs- kelimesi tüzel kişiler ve gerçek kişiler için kullanılmıştır.

"Dahil olsa dahi bu yargıya varılabilir mi" sorunuzun cevabı da: evet TTK m.590'a tüzel kişi şirketler de dahildir ve çekin unsurları TTK m.692'de belirtildiği şekilde var olmakla; temsil yetkisi olmayan ve temsil yetkisini aşan kişi, çekten dolayı bizzat sorumludur ve hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip yapılabilir.

Saygılar...