Mesajı Okuyun
Old 27-06-2011, 16:27   #3
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/423
K. 2006/2324
T. 3.3.2006
• ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL ( Doğrudan Köy Yolundan ya da Köy Boşluğundan Yöre Halkı ve Köy Tüzel Kişiliği Bir Başka Mekan ve Merciin Onayına Gerek Duymadan Yararlanma Hakkına Sahip Olduğu )
• YARARLANMA HAKKININ ENGELLENMESİ ( Elatmanın Önlenmesi ve Kal - Doğrudan Köy Yolundan ya da Köy Boşluğundan Yöre Halkı ve Köy Tüzel Kişiliği Bir Başka Mekan ve Merciin Onayına Gerek Duymadan Yararlanma Hakkına Sahip Olduğu )
• KÖY YOLU VE BOŞLUĞU ( Yöre Halkı ve Köy Tüzel Kişiliği Bir Başka Mekan ve Merciin Onayına Gerek Duymadan Yararlanma Hakkına Sahip Olduğu )
• TANIK VE BİLİRKİŞİLER ( Tescil Harici Bırakıldığı Sabit Olan Kısmın Köylünün Ortak Kullanımında Olduğunu Bildirdiği - Bu Yerin Çalılık Olması Hali Ortak Kullanımı Engelleyen Bir Özellik Olmadığı )
• TESCİL HARİCİ BIRAKILAN YER ( Tüm Köy Halkının Yararlandığı Bir Yer Olması Nedeniyle Köy Tüzel Kişiliğinin Bu Konuda Dava Açmakta Hukuki Yararının Mevcut Olduğu )
4721/m.683
ÖZET : Dava, köy yolu ile köy boşluğuna elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Doğrudan köy yolundan ya da köy boşluğundan, yöre halkı ve köy tüzel kişiliği bir başka makan ve merciin onayına gerek duymadan yararlanma hakkına sahiptir. Bu yararlanma hakkının engellenmesi halinde de engelleyen kişilere karşı dava açmakta hukuki yararı vardır.

Eldeki davada da, taşınmaz başında dinlenen tanık ve bilirkişiler, tescil harici bırakıldığı sabit olan kısmın köylünün ortak kullanımında olduğunu bildirmişlerdir. Bu yerin çalılık olması hali, ortak kullanımı engelleyen bir özellik değildir. Tescil harici bırakılan bu yerin tüm köy halkının yararlandığı bir yer olması nedeniyle Köy Tüzel Kişiliğinin bu konuda dava açmakta hukuki yararı vardır. Davalının da tüm köy halkının yararlandığı bu kısmı kendisine ait 4209 parsel sayılı taşınmazına katarak kullandığı ve bu suretle elatmasının sabit olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle davalı tarafından elatılan ve bilirkişi raporunda da ( A ) harfli bölümle ilgili davanın kabulü gerekir.

DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.7.2005 gününde verilen dilekçe ile köy yoluna vaki müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Köy Tüzel Kişiliği vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalının köy yolu ve köy boşluğunu duvarla çevirerek kendisine ait 4209 sayılı parsele dahil etmek suretiyle elattığını iddiasıyla elatmanın önlenmesi ve duvarların kal'ine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece; köy yoluna elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne davalının müdahale ettiği yerde kali gereken duvar olmadığından ayrıca köy boşluğu olduğu iddia edilen yerin Çalılık niteliğinde bulunduğu, bu yere ilişkin olarak Hazine tarafından dava açılabileceği davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile de köy boşluğuna elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiştir. Davacı, çalılık olduğu belirtilen yerin köy boşluğu olarak kullanıldığını belirterek bu istemin de hüküm altına alınması gerektiği iddiasıyla hükmü temyiz etmiştir.

1- Yapılan yargılama toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.

2- Dava, köy yolu ile köy boşluğuna elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Doğrudan köy yolundan ya da köy boşluğundan, yöre halkı ve köy tüzel kişiliği bir başka makan ve merciin onayına gerek duymadan yararlanma hakkına sahiptir. Bu yararlanma hakkının engellenmesi halinde de engelleyen kişilere karşı dava açmakta hukuki yararı vardır.

Eldeki davada da, taşınmaz başında dinlenen tanık ve bilirkişiler, tescil harici bırakıldığı sabit olan 136.08 metrekarelik kısmın köylünün ortak kullanımında olduğunu bildirmişlerdir. Bu yerin çalılık olması hali, ortak kullanımı engelleyen bir özellik değildir. Tescil harici bırakılan bu yerin tüm köy halkının yararlandığı bir yer olması nedeniyle Köy Tüzel Kişiliğinin bu konuda dava açmakta hukuki yararı vardır. Davalının da tüm köy halkının yararlandığı bu kısmı kendisine ait 4209 parsel sayılı taşınmazına katarak kullandığı ve bu suretle elatmasının sabit olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle davalı tarafından elatılan ve bilirkişi raporunda da ( A ) harfli bölümle ilgili davanın kabulü yerine yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.03.2006 gününde oybirliği ile karar verildi

yarx