Mesajı Okuyun
Old 25-06-2011, 17:40   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Aşağıdaki kararda iade usulü belirtilmektedir.
---

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/11399
K. 2004/10645
T. 1.11.2004
• İTİRAZIN İPTALİ DAVASI ( Kooperatipten İstifa Nedeniyle Ödenen Aidat Alacağının Tahsiline Yönelik İcra Takibine Vaki İtiraz Nedeniyle )
• KOOPERATİF ÜYELİĞİNDEN İSTİFA ( Ayrılan Ortağın Hakları Ortaklıktan Çıktığı veya Çıkarıldığı Yılın Bilançosu Çerçevesinde İade Edilmesi-Hakların Ödenmesi ise Bilançonun Genel Kurulca Kabulünden İtibaren Bir Ay İçinde Mümkün Olması )
• KOOPERATİF AYLIKLARININ İADESİ ( Kooperatiften Ayrılan Ortağın Hakları Ortaklıktan Çıktığı veya Çıkarıldığı Yılın Bilançosu Çerçevesinde İade Edilmesi )
• DAVA HAKKI ( Alacak Bilançonun Genel Kurulda Kabulünden Bir Ay Sonra Muaccel Olacığından Ayrılan Ortağın Öncesinden Dava ve Takip Hakkının Bulunmaması-Dava Açılması veya Takip Yapılması Halinde Reddinin Gerekmesi )
• ÜYELİKTEN ÇIKMA ( Kooperatif Üyeliğinden Çıkmada Açık Kapı İlkesi Geçerli Olmakla Birlikte Ayrılmanın Belli Şartlara Tabi Tutulabilmesi )
1163/m.17
2004/m.67

ÖZET : Dava, kooperatiften istifa nedeniyle ödenen aidat alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Kooperatiften ayrılan ortağın hakları ortaklıktan çıktığı veya çıkarıldığı yılın bilançosu çerçevesinde iade edilir. Hakların ödenmesi ise, bilançonun genel kurulca kabulünden itibaren bir ay içinde mümkündür.

Alacak bilançonun genel kurulda kabulünden bir ay sonra muaccel olacağından ayrılan ortağın öncesinden dava ve takip hakkı bulunmaz. Dava açılması veya takip yapılması halinde reddi gerekir.

Üyelikten çıkmada açık kapı ilkesi geçerli olmakla birlikte ayrılma belli şartlara tabi tutulabilir.

Olayda, davalı kooperatifin ana sözleşmesinde istifanın hesap senesi sonundan en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle mümkün olacağı hükme bağlanmış olduğundan davacının istifasının hangi tarihte gerçekleştiğinin tespit edilerek karar verilmesi gerekir.

DAVA VE KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 17.12.1999 tarihinde istifa etmesine rağmen, ödediği aidatların iade edilmediğini, tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini, iddia ederek, itirazın iptaline, takibin devamına, inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının icra takibinin süresinde başlatılmadığını, 2000 yılı genel kurulunun 2001 yılı Haziran ayında yapıldığını, ödeme planı için mutabakat sağlamak amacıyla yapılan davete davacının uymadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, takip tarihinden itibaren bilanço döneminin geçtiği, davacı alacağının ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı kooperatifin Şişli 2. İcra Müdürlüğünün 2001/7065 sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, icra takibinin 2.440.000.000 TL alacak için takip tarihinden itibaren yasal faiziyle devamına karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava, kooperatiften istifa nedeniyle ödenen aidat alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

1163 sayılı Yasanın 17. ve Yapı Kooperatifleri Tip Ana Sözleşmesinin 15. maddeleri hükümleri uyarınca, kooperatif üyeliğinden ayrılan ortağın hakları ortaklıktan çıktığı veya çıkarıldığı yılın bilançosu çerçevesinde iade edilir. Ancak, hakların ödenmesi ise, bu bilançonun kesinleşmesinden, yani bilançonun genel kurulca kabulünden itibaren bir ay içinde mümkündür. Bilançonun genel kurulca kabulünden bir ay sonra alacak muaccel hale geleceğinden ayrılan ortağın öncesinden dava ve takip hakkı bulunmamaktadır. Buna rağmen, dava açılması veya takip yapılması halinde, zamansız dava açılması veya takip yapılması nedeniyle açılan davanın reddi gerekir. Öte yandan, kooperatiflere üye olmada olduğu gibi, kooperatif üyeliğinden çıkmada da açık kapı ilkesi geçerlidir. Ancak, üyelikten ayrılma belli şartlara tabi tutulabilir. Örneğin, zaman sınırlaması getirilebilir. Nitekim, yapı kooperatifleri tip anasözleşmesinin 13. maddesinin 1. cümlesinde, her ortağın, hesap senesinden en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle ortaklıktan çıkabileceği düzenlenmiştir.

Somut olayda davacı, 17.12.1999 tarihli istifasını noter vasıtasıyla bildirmiş, anılan bildirim, davalı kooperatife 20.12.1999 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, istifanın, 2000 yılı içinde kabul edildiğini savunmuştur. Davalı kooperatifin anasözleşmesinin 13. maddesinde, istifanın hesap senesi sonundan en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle mümkün olacağı hükme bağlanmıştır. Davacı, ödediği aidatların tahsili için icra takibini 23.03.2001 tarihinde başlatmıştır. Davalı kooperatifin 2000 yılı genel kurulu ise, 23.06.2001 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

SONUÇ : O halde, mahkemece, davalı savunması üzerinde durulup, davacının istifasının hangi tarihte gerçekleştiğinin tespit edilip, yukarıda açıklanan yasa ve anasözleşme hükümleri değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, salt davacının aidat ödemelerine ilişkin belgeleri dikkate alınarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.