Mesajı Okuyun
Old 20-06-2011, 10:48   #3
Admin

 
Varsayılan

Öncelikle olay gerçekten banka müdürünün söylediği şekilde gerçekleşmiş olsa DAHİ dolandırıcılıkla bir ilgisini göremiyorum. Dolandırıcılık suçunun tek unsuru "kendisine (veya başkasına) yarar sağlama" değildir, bu unsurla birlikte "Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatma" ve en önemlisi suç kastı bir arada olmalıdır (TCK 157). Parayı hesaba yatıran müvekkiliniz olmasa bile, yatıran kişiyi bu işlemi yapmak için kandırması vs. söz konusu olmadığına göre bence olayda dolandırıcılık suçunun unsurları yoktur. Ancak iddia doğruysa bu olay dolandırıcılık olmasa dahi TCK madde 160 kapsamında değerlendirilebilir kanaatindeyim.

İkinci olarak banka müvekkilinize dekont vermemiş olabilir ancak, kendisi bir dekont düzenleyip kayıtlarında saklamıştır ve bu dekont üzerinde de bir imza vardır ve bu imza kontrol edilerek parayı yatıranın kim olduğu saptanabilir.

Üçüncüsü, artık her bankada kamera sistemi var, müvekkilinizin parayı yatırıp yatırmadığı video kayıtlarından ortaya çıkar kanaatindeyim.

Ancak müvekkilinizin size doğruyu söylemiyor olma ihtimalini de kendi açınızdan değerlendirmek gerek, zira banka müdürünün de durup dururken bir banka müşterisine böyle bir "iftira atması" çok yüksek bir ihtimal gözükmüyor. Ya ortada çok ciddi bir yanlış anlaşılma var, ya müvekkiliniz yalan söylüyor, ya da banka müdürünün kendisi dolandırıcı. Bankanın kamera kayıtları kontrol edilsin diye bastırır ve kimin buna yanaşmadığını gözlemlerseniz, "kötü adam" rolünün sahibi ortaya çıkar düşüncesindeyim.