Mesajı Okuyun
Old 09-06-2011, 08:56   #21
Derya DEMİR

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Çağatay Akyol
Sayın Derya Demir,

konuya ilişkin yazılanları okudum. Son olarak başvurduğunuz yol oldukça makul. Fakat şunu eklemek isterim.



Temyize başvurmanız halinde, Yargıtay, resen muvazaa olgusunu araştıracaktır. Sizin de belirttiğiniz gibi, dosya içeriğinden anlaşılabilecek kadar, açık bir muvazaa varsa, bu durumda temyizden vazgeçmenizi öneririm. Çünkü, Yargıtay asıl işveren-alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğuna karar verir ise, alt işveren yönünden davayı husumet yokluğundan reddecektir. Bu kez, işçi, alt işverene vekalet ücreti ödemek durumunda kalacaktır. yani, al takke ver külah durumu yukarıda yazdığınız gibi, muvazaa olgusunun açık bir şekilde anlaşılabileceğini düşünüyorsanız temyize başvurmayın derim. Buradan bakınca böyle görünüyor, tabi olayın somut koşullarına bakarak, bunu en iyi siz değerlendireceksiniz.

Dosyada açık ama bana göre açık! Mahkeme defalarca süre verdi her iki işverene de "aranızdaki taşeronluk sözleşmesini sunun" diye. Sonuçta sunulmadı. Yargıtay eğer dikkat ederse, dosyada görmeyince, kararı bozarak "aralarında geçerli bir asıl-alt işveren ilişkisi var mı" araştır diyebilir ancak! Mahkemeyi ikna edemezlerse, çok büyük sıkıntıya girerler. Benim de öyle bir iddiam hiçbir zaman olamayacağı için hakim işveren vekillerini üzmeyecektir.

Eğer muvazaa olduğuna, alt işveren yönünden davanın reddine karar verilip, vekkalet ücretine de hükmedilirse ben de "kimse kendi muvazaasından yararlandırılmamalıdır" diye yine temyiz ederim kararı!

İşçi işe başaldıktan sonra sorun değil yıllarca uğraşabilirim.